X

Meditasyonda etkili bir oturuşun 3 önemli kuralı

Çoğumuz için meditasyon yapabilmek zorlu bir süreçtir. Yıllarca yoga yapmış bir insan için bile, meditasyon sırasında kıpırdamadan kalabilmek, kıpırdamamak için kendini zorlamak, sırtın, boynun ya da dizinin ağrısına takılıp gitmekten, kendi içinde oturup kalmanın dayanılmazlığı dahil bir sürü sebepten ötürü meditasyon istenmeyen bir pratiğe gönüşebilir.

Meditasyon esnasında, çabasızca kalabilmek için bazı yöntemler vardır. Doğru oturuş ve beden-zihin rahatlığını yakalayamadığımız sürece, acılar ya da huzursuzluklar içinde dakikalarca kalmaktan ziyade, 5 dakikalık doğru bir oturuşun faydası çok daha etkilidir diyebiliriz. O nedenle bir oturuşta ne kadar uzun süre kaldığınız değil, ne kadar çabasız ve olanı olduğu gibi gözlemleyebildiğiniz bir halin içinde kalabilmek önemlidir.

İşte bu şekilde etkili bir oturuşu bulabilmek için aşağıdaki yöntemleri denemenizi öneriyorum.

Etkili bir meditasyon pratiğinde, beden postürünüzle ilgili 3 önemli özelliği göz önünde bulundurmanız faydalı olacaktır. Doğru hizalama, rahatlık ve çabasızca durabilme.

Doğru hizalama

Meditasyon oturuşunuzdaki ilk en önemli adım, beden parçalarınızı doğru hizalamak diyebiliriz. Peki bu hizalama nasıl olmalıdır?

Sırtınızın, boynunuzun ve başınızın arkasını düz bir çizgide hizalamanız önemli. Bunu yaparken sırtınızı bir duvara dayayarak başlayabilir ve bedeninizde o hizalamanın nasıl bir his olduğunu hissederek başlayabilirsiniz. Omurganız oturma süresi boyunca, gün içinde sürekli öne eğilme eğilimine sahip olduğu için öne doğru düşebilir, ancak bunu fark ettiğinizde tekrar sırtınızı dik bir konuma getirmeyi hatırlamanız gerekir. Sırtınız dik iken, onu dik tutmak için beden parçalarınızı kastığınız değil, o dik ve uzun oturuş halinde çabasızca kalabildiğiniz bir konfor alanını edinmeniz önemlidir.

Bunun yanı sıra, oturduğunuz zeminden beden ağırlığınız yere doğru ağırlaşırken, başınızın tepesinde bir taç taşıdığınızı düşünebilirsiniz. Yani boynunuz da uzun omurganızın devamı olarak yukarı doğru uzamalıdır. Sanki başınızın ortasından bir iple yukarı doğru uzadığınızı görselleyebilirsiniz. Aynı zamanda göğüs kafesinizi hafifçe çenenize doğru yaklaştırmak da doğru postürü bulmanıza yardımcı olacaktır.

Rahatlık

Meditasyon pratiğinde kalabilmenin önemli bir diğer adımı ise, rahat bir biçimde kalabileceğiniz bir bedensel alan oluşturmaktır. Bu rahatlık, bedendeki kasların, boynun, omuzların ve hatta yüz kaslarınızın kasılmadan, rahat bir şekilde yerleşeceği bir oturuşu bulmak ile ilgilidir. Çoğunlukla kalçalarda ve dizlerde oluşan ağrı ve ayaklarda uyuşma gibi durumlarla karşılaşabiliriz. Bu nedenle aşağıdaki oturuşları deneyerek size en uygun ve en rahat edebildiğiniz oturuşu bulmayı deneyebilirsiniz.

Eğer sizin için doğal bir bağdaş ya da benzerlerinde kalmak çok rahat değilse, meditasyon taburesi, yüksek bir minder/bolster üzerine oturabilir ya da sandalye üzerinde meditasyon oturuşunu bulabilirsiniz. Görselde de görebileceğiniz gibi eğer sandalye kullanmayı tercih ederseniz, sırtınızı sandalyenin arkasına dayamamaya özen gösterin. Bu şekilde omurganızı kendi içinde dik tutmayı öğrenebilirsiniz.

Meditasyon taburesi ya da bolster kullanmayı tercih ederseniz, yere dizlerinizin altına bir battaniye yerleştirerek, dizlerinizin rahat kalmasını sağlayabilirsiniz.

Lotus, yarım lotus, doğal bağdaş ya da burmese oturuşlarda, altınıza bir minder alıp, minderin ucuna doğru oturmanız daha dik bir omurgayı korumak için önemlidir. Tam lotus oturuşu, her beden için uygun olmayabilir. Diz ve kalça eklemlerinin hareket açıklığına göre bu oturuşta rahat kalmak bedenden bedene değişebilir. Bu nedenle oturuşu denemekle birlikte, dizlerde acıma olursa, üstelememekte fayda vardır. Burmese oturuşta ise, arkadaki ayağın topuğunu perine bölgenize yerleştirerek diğer ayağı önüne yerleştirebilirsiniz. Bedeninize iyi hissettiren bir oturuşu bularak, meditasyon esnasında doğru postürde rahat bir şekilde kalmayı sağlayabilirsiniz.

Çabasız durabilme 

Meditasyon esnasında çabasız kalabilmek, doğru postür ve doğru oturuşla direkt olarak bağlantılıdır. Başın tepesinden yukarı uzandığınız dik postüre, size uygun olan oturuşta yerleştiğinizde çabasız durabilmenin ilk adımını atmış olursunuz. Eğer herhangi bir bağdaşa yerleştiğinizde dizlerinizin iki yana düşmesi zaman içinde acı oluşturuyorsa, dizlerin altına minderler yerleştirip oturuşunuzu desteklemeniz faydalı olacaktır.

Bunun yanı sıra kalçanız ile minder arasındaki doğru açıyı bulmak da çabasız durabilmenizi destekleyecektir. Kalça kemiğinizi içi su dolu bir kap gibi öne arkaya doğru eğerek, tam ortada denge merkezinizi, yani o suyun dökülmeden durabileceği açıyı bulmayı araştırın.

Umarım meditasyon artık sizin için daha kolay hale gelebilir. Sıklıkla uygulanan nefes gözlem meditasyonu ile ilgili bilgi almak isterseniz YouTube kanalımdaki “Nefes gözlem meditasyonu nasıl yapılır?” videosunu izleyebilirsiniz. Sormak istedikleriniz olursa Instagram’danYouTube kanalımdaki  bana ulaşabilirsiniz.

Namaste!

İlginizi çekebilir: Doğal bir şifalanma yöntemi: Hormon yoga terapi nedir?

Fulya Ates: 2012 yılında İTÜ Mimarlık Bölümünü bitirdi. 2014 yılında İTÜ Mimari Tasarım Master derecesini aldı. 2012 yılından bu yana çeşitli ulusal ve uluslararası mimari yarışmalarda ödüller aldı. Mimarlık mesleğini pratik ederken hayatına bir hobi olarak kattığı yoga ve meditasyon çalışmalarını yoga eğitmenlik eğitimi alarak ileri bir boyuta taşıdı. Şimdi mimarlık mesleğinin yanı sıra, kişiye özel ve grup yoga dersleri vererek, beden üzerinden yeni bir mimarlık inşa etmeye ve araştırmaya devam ediyor. Bilginin paylaştıkça çoğaldığına inanarak, www.cevikmaymun.com adresi üzerinden yoga ile ilgili edindiği tüm deneyimleri paylaşıyor. Daimi öğrenci kalabilmek, sürekli öğrenmek en büyük tutkusu.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale