Korku ve anksiyetinizi yenmek için en doğru adım: Yüzleşme

Korku ve endişe sizi tuzağa düşüren duyguların başında geliyor; ancak bu duygularla yüzleşmek, korkularınızı yenme noktasında büyük fayda sağlıyor. Özellikle fobiler ve sosyal anksiyete bozukluğu gibi anksiyetelerin üstesinden gelmek adına yapmanız gereken en doğru adım duygularınızla yüzleşmek.

korkuyla yüzleşme
Sizi korku ve endişeye sevk eden duygularınızla yüzleşerek, onları yenmeniz mümkün.

İlgili yazı: Anksiyete ile savaşmanıza yardımcı olacak besinler

Her ne kadar bu duygularla yüzleşmek o kadarda kolay olmasa da, adım adım ve kararlı bir şekilde hareket ederseniz, korku ve endişenizi yenmeniz mümkün.

Korkuyu beslemek hayatı dilediğiniz gibi yaşamanıza engel oluyor

İnsanların fobilerini yenmelerine yardımcı olan Klinik Psikolog Dr. Suma Chand bu konuda şunları söylüyor:

‘Korkuyla ilgili size söyleyebileceğim en rahatlatıcı şey şudur: Tüm duygular değişir. Elbette hayatınızın geri kalanında panik halinde olmayacaksınız. Korkunuza karşı direnç gösterin, er ya da geç korkunuzun ortadan kalktığını göreceksiniz.’ Korku ve endişenin sizi tuzağa düşürmek için tetikte beklediğini dile getiren Dr. Chand bu konuda dikkatli olmanız gerektiğini düşünüyor ve ekliyor: ‘Korkunuzu ne kadar beslerseniz, o kadar güçlü bir şekilde büyür.’

Korku insanları ağına düşürür ve dünyanız giderek küçülür. Bir süre sonra da korktuğunuz şey yerine, korkunun rahatsız ediciliğinden sakınırsınız.

Bu noktada korku hayatı dilediğiniz gibi yaşama özgürlüğünüze el koyar. Dr. Chand’in hastalarından bir tanesi bire bir aynı durumu deneyimlemiş:

‘Yaşlı bir bayan hastam düşüp kalçasını kırdı. Elbette bu durum hasta için oldukça travmatik. İyileştikten sonra, bu deneyimin kendini tekrarlamasını istemiyor ve çok dikkatli olmaya başlıyor. Düşme ihtimali olan yerlere yürüyerek gitmekten sakınıyor.

Her ne kadar korku başlangıçta dikkatli olmanızı egzersiz edebileceğiniz rasyonel girişimlere dönüşse de, bir noktadan sonra bu durum aşırı dikkatli olmaya dönüşüyor. Sakınma davranışı kadını güvende tutsa da, korkularının büyümesine neden oluyor. Kadın sonrasında markete, alışverişe, yoga kursuna, kısaca zevk aldığı hiçbir yere gitmiyor.

Daha çok evde vakit geçirdikçe sosyal etkileşimleri kısıtlanıyor ve düşüp kalçasını kırdıktan sonra her aktivite ona korku vermeye başlıyor. Bu noktadan sonra kadın daha izole bir hayat yaşamaya başladığından dolayı kendini daha umutsuz ve ezik hissediyor ve toplumdan giderek uzaklaşmaya başlıyor.

Her ne kadar kadının tedavisi korkuyla yüzleşmeye dayalı olsa da, hastaya çok yüklenilmeyecek şekilde bir tedavi uygulanıyor.

Kademeli yaklaşım, hastanın kendini daha az bunalmış hissetmesini ve korkuyla yüzleşmeye konusunda daha istekli olmasını sağlıyor.’

ağlayan kadın
Korkunuz, sizi sıkıntıya sokuyorsa ve hayatınızı olumsuz yönde etkiliyorsa, onu hedef alma zamanınız gelmiş demektir.

Hasta bir kere korkuyla yüzleşmek konusunda başarı elde edince ve korktuğu şeyin başına gelmediğini fark edince, tedavi süreci hızlanıyor. Kısa süre içerisinde iyileşiyor ve eski aktivitelerine geri dönüyor.

Korkunuzu hedef alın

Dr. Chand, bu noktada korkunuzu hedef almanız gerektiğini söyleyerek bunun ne zaman yapılması gerektiğini de açıklıyor:

‘Korkunuz, sizi sıkıntıya sokuyorsa ve hayatınızı olumsuz yönde etkiliyorsa, onu hedef alma zamanınız gelmiş demektir.’

Örneğin; birçok insan yılanlardan korkar. Elbette yılanlar tehlikeli hayvanlardır; fakat insanlar bu korkuyla yaşamayı öğreniyorlar ve bu korku onların hayatlarına çok büyük bir zarar vermiyor. Öte yandan bazı insanlar kedilerden korkuyorlar ve bu korku onlara çok daha fazla zarar veriyor.

Kedi besleyen arkadaşlarına gittiklerinde panikliyor ve bir süre sonra arkadaşlarını ziyaret etmemeye başlıyorlar. Bu korku sokakta gördükleri kedilerden de korkmalarına neden oluyor ve durum artık içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

Sosyal fobiler toplum içerisinde oldukça yaygın ve insanlar tüm sosyal durumlarında bunu sıklıkla deneyimliyorlar. Dr. Chand bu konu hakkında şunları söylüyor:

‘Sosyal fobisi olan bir hastam vardı ve ondan tercihlerine dikkat etmesini istedim. Eğer korktuğu durumun kademeli olarak içerisine girmeyi seçerse, korkularını yenmek ve hayallerine kavuşmak için bir şansı olur. Bunu yapmaktan sakınırsa bu durumda hayatında hiçbir şey değişmiyor.’

Dr. Chand, hastasının korkularıyla ve kendisine korku veren düşünceleriyle yüzleştiğini belirtiyor ve ekliyor:

‘Şu anda biriyle birlikte ve uzun ve sağlıklı bir ilişkiye yelken açmış gibi görünüyor.’

Kaynak:

spring.org.uk

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!