X

Kış depresyonunu sofrada bitirin: 10 adımda daha mutlu ve sağlıklı bir kış

Her kış geldiğinde üstünüze bir hüzün çöküyor, kendinizi daha yorgun hissetmeye mi başlıyorsunuz?

“Kışları hep kilo alırım” veya “Kışın hiç kilo veremiyorum” diyenlerden misiniz?

Bu ve benzeri belirtiler içindeyseniz, muhtemelen kış depresyonu yaşıyorsunuzdur.

Mevsim geçişlerindeki duygusal iniş çıkışların sık yaşanması ile birlikte kış dönemlerinde bu tip tedirginliklerin daha yoğun hissedilmesinin ve hatta depresyona meyilin artmasının sebepleri var tabii ki…

Bu durumu kısaca açıklamaya çalışalım öyleyse…

Güneş ışınlarının azalması, havaların soğukluğu depresyona girişi tetikleyen faktörler arasında yer almaktadır. Sebebi ise, gözün ışığa duyarlı olan retina tabakası, gelen ışığı beynimizdeki epifiz bezine iletir ki bu durum uyku ritminizi düzenleyen melatonin hormonunun uyarılması ve aktif hale gelmesi için gereklidir. Karanlığın bastırılması ile birlikte melatonin seviyesi yükselerek kendinizi uyuşuk, uykulu ve biraz daha fazla iştahlı hissetmenize neden olur.

Depresyon hali her bireyin çeşitli dönemlerde yaşayabildiği bir süreçtir. Bu süreçte önemli olan nokta depresyon halinizin süresi ve hayatınıza olan etkisidir. Bu dönemlerin atlatılması veya geçiştirilmesi için ilk başvurulan yöntem “Yemeklere anlam yükleme” davranışıdır. Örneğin çikolata veya çeşitli karbonhidrat türevlerine ilgi göstermek olarak görülebilmektedir. Beslenme düzeni ise özellikle bu sıkıntılı dönemlerinizde önemli bir dönemeç olmaktadır.

Beslenme ruh halinizi nasıl etkiler?

Beynimizde sinir sistemlerinizin arasındaki iletimden sorumlu olan nörotransmiterler, besinlerde bulunan öğelerden çalışma kaynağını sağlamaktadır. Bu durumda şu sonuca ulaşabiliriz: Yetersiz ve dengesiz beslenme sonucu, merkezi sinir sistemimizin işlevinde de aksaklıklar meydana gelecektir.

Depresyon dönemi sonunda alınmış olan kilolara muhakkak aşinasınızdır. Bu süreçte uzman diyetisyenler ile ilerletilen süreçlerde biraz daha fazla hassasiyet ile hazırlanacak, kişiye özel beslenme programları ile bireyin depresyon düzeyini hafifletmeye yardımcı olmak amaçlanır.

Depresyon dönemlerinde beslenmemizde nelere dikkat etmeliyiz?

  • Meyve ve sebzeleri mevsiminde tüketip, tarım ilaçlarından arındığına emin olarak temizlenmiş şekilde günlük ihtiyacınız olan düzeyde tüketin.
  • Öğünlerinizi ihmal etmeyin. Günlük ihtiyacınız olan enerjiye uygun olarak yaklaşık ikişer saat aralıklarında öğün örüntüleri oluşturun.
  • Su içmeyi ihmal etmeyin.
  • Alkol ve sigaradan uzak durun. (Soyut bağımlılık oluşturduğunuz tüketim araçlarınız geçici mutluluklar haricinde çözüm yolu sunmayacaktır, unutmayın.)
  • Şeker tüketimini artırmak da sizlere kalıcı mutluluklar vermez. Şeker ve kahve gibi geçici mutluluk kaynaklarının etkisi sonrası, kendinizi olduğunuzdan daha fazla yorgun hissedecek olmanız kısır döngüde kalmanıza sebebiyet verecektir.
  • Çay, kahve, asitli içecekler iştah açıcı etkisi nedeniyle, aç karnına tüketilmesi halinde öğünlerinizdeki porsiyon kontrolünüzü zorlaştıracaktır.
  • Bağışıklık sisteminizin önemli kaynaklarından olan faydalı protein kaynaklarını günlük olarak muhakkak almaya özen gösterin.
  • Kan şekeri seviyenizi kontrollü düzeyde tutmaya yardımcı olacak önemli kaynaklardan biri de faydalı karbonhidratlar olan esmer ekmek grubunu (tam tahıllı, tam buğday, çavdar) günlük öğünlerinizde ideal porsiyonlarda tüketin.
  • İçerisinde omega-3 yağ asitlerini barındıran (depresyon tedavisinde önemli yardımcılardan) balık çeşitlerine haftada bir veya iki defa sofranızda yer verin.
  • Vitamin ve mineral yetersizlikleri ise ruh halinizin ve motivasyon düzeyinizin idealde kalmasında yardımcı olur. Bu sebepledir ki özellikle B ve C vitamini, Folik asit, Demir, Magnezyum, Potasyum, Selenyum ve Çinko düzeylerinizi muhakkak kontrol ettirip bir eksiklik söz konusu olması halinde takviyelerinizi yapmayı ihmal etmeyin.

Sağlıklı ve mutlu günler dilerim…

Diyetisyen Ece Yalın: 2011 Eylül döneminde Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde Beslenme ve Diyetetik Bölümü’ne başlayıp 2015 Mayıs döneninde Mezun olarak Diyetisyen ünvanını almaya hak kazanmış olan Ece Yalın: 2015 Temmuz-Eylül sürecinde Ankara Hava Lojistik Komutanlığı’ndaki kurum diyetisyenliğini görevinin ardından 2015 -2017 dönemlerinde bir diyet merkezinde Yönetici Diyetisyen olarak görev alıp, 2016 yılı içinde Hacettepe ve KEPAN işbirliğinde yürütülen "Huzurevi Malnütrisyon Saptaması" bilimsel çalışmasına kabul edilerek üç pilot ilden biri olan Ankara ilini temsilen çalışmada görev almıştır. 2016 Ekim-2018 Şubat döneminde St.Clements Unv’de Psikoloji bölümünde başladığı Yüksek lisansını derece ile tamamlamıştır. 2018 Temmuz döneminde kurucu ve yöneticisi olduğu Fit Center Clinic’te bireysel beslenme danışmanlığı hizmeti ile birlikte, diyet algısına yeni bir bakış açısı getirip bireylerin kilo kontrol sürecini kolaylaştırmaya teşvik edebilmek amacıyla sağlıklı beslenme mutfağı hizmeti veren Fit Center Bistro’da da yöneticiliğini devam ettirmektedir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale