Yeni yaşam tarzı ”kadim lüks” nedir?
Dünyanın en eski mesleklerinden biri olan çiftçilik, gerektirdiği yoğun emekten ötürü en zor meslekler arasında yer alıyor. Çiftçiler, hem bitkilerle hem de hayvanlarla ilgilenerek gıda sektörünün temelini oluşturuyor. Kısacası, bu meslek dalı insanlara beslenme güvencesi sunarak en önemli yaşam ihtiyaçlarından birini karşılıyor.
Çiftçilik daha çok köy halkının icra ettiği bir meslek olarak görülse de günümüzde bu anlayış yavaş yavaş sınıf değiştiriyor. Çeşitli tatil köyleri, misafirlerine hasatçılık ve hayvan bakımı gibi uygulamalarla ellerini emekle kirletme şansı tanıyor. Bu yazımızda, ‘’kadim lüks’’ olarak adlandırılan topraktan ve hayvandan geçinmenin güncel olarak yaşadığı değişimi sizler için kaleme aldık.
Kadim lüks nedir?

İngilizce’de ‘’ancient luxury’’ olarak bilinen kadim lüks, hızla popülerleşen trendler arasında bulunuyor. Bu trend, topraktan geçinmeyi ve ekosistemle uyum içinde yaşamayı yalnızca çiftçilik mesleğini icra edenlere bırakmıyor. Bir başka deyişle, bu trendin takipçileri bitkilerle ve hayvanlarla ilgilenerek, yıldızları seyrederek ve doğa manzaralarına dahil olarak benliklerine dönüyorlar. Bazı insanların ‘’iddialı bir yaşam tarzı’’ olarak nitelendirdiği kadim lüks, Arnold Schwarzenegger, Millie Bobby Brown ve Martha Stewart gibi ünlü isimler tarafından benimseniyor. Bu ünlüler, ideal çiftlik evlerini ve hayvan sürülerini sergiliyorlar.
Lüks konut geliştirme projeleri ve tatil köyleri, kadim lüksü yapılarına entegre ediyor. Bu entegrasyon doğrultusunda, kendi kendini idame ettiren çiftlikler tasarlanıyor. Bu çiftlikler, doğal yaşam tarzına tam bir adanmışlıkta bulunmadan onu tatmaya yardımcı oluyor. Büyük şehirlerden gelen misafirler, bu çiftliklerde hayvanlara bakabiliyorlar, gıda hasat edebiliyorlar ve basit bir hayata ulaşma sürecini deneyimleyebiliyorlar.
Moncayo’nun kadim lüks temelli projesi

Porto Riko’daki Moncayo isimli 1.100 dönümlük konut topluluğu, 2027’de tamamlanacağını duyurduğu mülkün bir kadim lüks örneği olduğunu ifade ediyor. 100 dönümlük bir çiftlik olan bu mülkte eğitim, perakende ve deneyimsel bileşenlere dair hizmetler sunulacak.
Moncayo’nun başkanı Carter Redd, yeni projenin evlerinin toprakla derin bir bağlantı içinde olmasını isteyen kişilerden çok fazla ilgi gördüğünü vurguluyor. Redd, çiftliklerin doğaya ve taze gıdalara doğrudan erişim sağladıkları için çok değerli olduklarını belirtiyor.
Porto Riko yiyeceklerinin %85’ini ithal ediyor. Bu nedenle, Moncayo’nun çiftliği tropikal iklimde gıda yetiştirmenin zorluklarını dengelemek adına tarımsal ormancılık ve sintropik tarım gibi teknikleri benimseyecek. Bu teknikler, sürdürülebilir ve yenilenebilir bir tarım modelini somutlaştıracak.
Misafirler ve ev sahipleri, 68 süitten oluşacak çiftlikte uygulamalı atölye ve derslere katılıp günlük operasyonlara da dahil olabilecekler. Çiftlikte yumurta ve süt için çiftlik hayvanları bulunacak. Aynı zamanda, bölgedeki vahşi atlarla vakit geçirilmesi için de bir mera yapılacak. Bunlarla birlikte, tarlada domates, marul ve kale gibi bitkiler yetiştirilirken araziyi doğal yollarla korumak için otlayan koyunlara da yer verilecek.
Paradero Hotel’in kadim lüks odaklı girişimi
Paradero Hotel de Moncayo gibi kadim lüks trendini sürdürecek bir girişime imza atıyor. Bu girişim kapsamında, özel bir çiftliğin sınırları içine 26 tane lüks çiftlik evi inşa edilecek.
Paradero’nun kurucu ortağı Pablo Carmona, benimsedikleri lüks anlayışının misafirleri toprakla etkileşime girmeye davet ettiğini söylüyor. Bu anlayış, çiftçilik yaparak ekosistemle ritim içinde yaşamayı yansıtıyor. Carmona, bu anlayışın plaj, bikini ve margarita gibi bileşenlerden oluşan lüksten çok daha anlamlı olduğunu vurguluyor.
Kadim lüks trendinin getirileri nelerdir?

Carmona’nın ‘’kültürel bir dönüm noktası’’ olarak tanımladığı kadim lüks, deneyimsel ve anlamlı faydalar sunabiliyor. Bu yaşam tarzı, genel sağlık, duygusal bağlantı ve ekolojik değer açısından öne çıkıyor.
Arazi işlemek, gıda hasat etmek ve atalardan kalma teknikleri öğrenmek, canlılığı ve zihinsel netliği artırabiliyor. Aynı zamanda, bu trend sirkadiyen ritmin günü yönlendirmesine izin vererek doğal ve insani bir yaşantı sürdürmeye olanak tanıyor. Bunlarla birlikte, bahçeyle veya hayvanlarla ilgilenmek fiziksel aktifliği açığa çıkarıyor. Ayrıca, tarladan sofraya yaklaşımı da taze ve organik gıdaların tüketilmesini sağlıyor.
Kadim lüks, basit ve gerçek bir şeye bağlanma arzusunu doyurabiliyor. Bu trend, lüksü savurganlık olarak değil de anda kalma olarak değerlendiriyor. Bu sayede, yavaşlamak ve zihinsel açıdan rahatlamak da mümkün oluyor.
Bu trend, aynı zamanda zengin toprağın ve tatlı suyun deniz ve okyanus kadar hayati ve değerli olduğunu fark etmeye yardımcı oluyor. Toprak ve tatlı suyla etkileşime girildiği zaman hayatın anlam kazandığı hissedilebiliyor.
Sonuç olarak, kadim lüks alışılagelmiş ve yüceltilmiş lükslere para harcamaktan ziyade zaman harcamayı ve doğayı deneyimlemeyi sağlıyor. Önümüzdeki yıllarda bu trendin pek çok insan tarafından sahiplenileceği öngörülüyor.
Kaynak: Mansion Global
İlginizi çekebilir: Sürdürülebilir hayatı desteklerken ekolojik yaşam imkanı sunan 30 çiftlik



