X

Hidrasyonu sağlamak için başvurabileceğiniz 5 yöntem

Koşu esnasında dehidrasyonu engellemek zordur. Eğer uzun mesafede veya yüksek sıcaklıkta koşuyorsanız kolaylıkla dehidre olursunuz. Bu durum yalnızca anlık performansınızda değil uzun koşularda da size zarar verecektir.

Birçok insan vücudundaki su seviyesini elinde su şişesiyle koşmadan artırabileceğinin farkında değil. Deneyimli koşucuların kullandığı işinize yarayabilecek tüyolarla uzun koşularda su problemi ve dehidrasyon sonucu oluşan kötü etkilerini yaşamak zorunda kalmayacaksınız . Bu önerilerle artık yarışa hazırsınız:

1. Koşmadan önce yeterli su tükettiğinize emin olun

Koşmadan önce mutlaka yeterli su tüketmelisiniz

Bu, birçok yeni hatta artık düzenli antrenman yapmayan veteran yarışçılar için önemli bir tekniktir. Herkes koştuktan sonra içer, oysa koşmadan önce de su içmek zorunludur; çünkü vücudunuzun kendini su kaybına hazırlaması gerekir. Runner’s World koşmadan önce bir veya 2 saat önce su içilmesi gerektiğini öneriyor. İçerisinde su ihtiva ettiği sürece sporcu içeceği de tüketebilirsiniz. Koşmadan önce çok fazla su tüketmeyin. Tüketmeyi hedeflediğiniz suyun yarısını 1-2 saat öncesinde, yarısını ise yarıştan hemen önce tüketin. Bu durum olası tuvalet ihtiyacınızın önüne geçeceği gibi su ihtiyacınızın tam olarak giderilerek midenizde suyun şişkinliği olmadan koşmanıza yardımcı olur.

Eğer hala koşu öncesi su tüketimi konusunda ikna olmadıysanız Runner’s World’ün 2010’da yaptığı araştırmaya bir göz atalım. Journal of Athletic Training’de yer alan araştırma, 12K yarışlarda dehidre olan koşucuların yarışı yeterli su tüketen yarışçılara göre ortalama 2-2:30 dakika geç bitirdiğini ortaya çıkardı. Dehidrasyon, kan miktarında düşüşe neden olarak vücut kabiliyetinin azalmasına bağlı olarak hararetin artmasına, kalbi zorlayarak daha fazla atmasına ve aerobik istekleri karşılamak için vücudun zorlanmasına neden olduğundan yarışçıların yarışı geç bitirmektedir.

Yarışa başlamadan önce 250 -500 ml sıvı almaya çalışın. Etkisi uzun sürecektir.

2. Koşu sırasında hidrasyon kemeri takın

Yarış öncesi yeterli sıvı tüketimi yapmak ne kadar önemliyse, yarış esnasında da sıvı tüketimi yapmak o kadar önemlidir. Uzmanlar yarış esnasında susamadan su içmeniz gerektiğini aklınızdan çıkarmadan belli aralıklarla sıvı almamız gerektiğini söylüyorlar.

Ancak yarış esnasında sıvı tüketimi yapmanız gerektiğini söylemek, yapmaktan daha kolaydır. Bu yüzden birçok hidrosyan kemeri gibi hidrasyon aletleri sıvı alımınıza yardımcı olmaktadırlar. Bunun için tek yapmanız gereken spor ürünleri satan bir yere giderek hidrasyon kemerine sahip olmak ve koşu esnasında düzenli olarak kullanmaktır.

Peki hidrasyon kemeri nasıl çalışıyor? Aslında sadece kolayca belinize bağlıyorsunuzi. Kemerde su şişeleri bulunuyor. Kemer suya kolay ulaşım sağlıyor ve elinizde su şişesiyle koşmak zorunda kalmıyorsunuz. Ayarlanabilir olduğu için yere düşme ve ayağınıza dolanma gibi problemlerle karşılaşmıyorsunuz. Birçok uzman kişi özellikle koşucular için hidrasyon kemerinin önemini vurguluyor.

3. Antrenmanlarda kendinize su istasyonları kurun

Yarıştan önce su istasyonlarına göre sıvı tüketiminizi planlayın

Eğer hidrasyon kemeri kullanmak istemiyorsanız, antrenman boyunca yolda su stokları bulundurarak hidrasyon durumunda onları kullanabilirsiniz. Yarışlarda ise su istasyonları belli noktalarda bulunmaktadır; ancak siz yine de antremanlardaki tekniğinizi taklit ederek yarışın uzunluğuna göre belli yerlerdeki su istasyonlarında sıvı tüketiminizi planlayabilirsiniz. Su istasyonları size nefes alacak zamanı yaratmak için uygun yerler olup, kan volümünüzün (damarların taşıdığı kan miktarı) düşmemesini garanti altına alırlar.

4. Hidrasyon sırt çantası ile dehidrasyona karşı hazırlanın

Son opsiyon ise hidrasyon sırt çantasından yardım almaktır. İsminden de anlaşılacağı gibi hidrasyon sırt çantaları koşucuların sırtlarına taktıkları ve koşu sırasında ellerini kullanmadan pipet yardımıyla su içmelerine yarayan kullanışlı bir hidrasyon ürünüdür. Çantanın içerisinde sıvının bulunduğu kolayca yenilenebilen su torbası bulunmaktadır. Büyük hidrasyon sırt çantaları 3 litreye kadar su bulundurabilmektedir. Hidrasyon sırt çantaları koşuculara her istediği an su içebilme özgürlüğü verdiği gibi sırtınızda su taşıdığınızı hissetmezsiniz.

Artık koşu sırasında dehidrasyon yaşamanız için hiçbir sebep bulunmuyor. İster hidrasyon kemeri takın, ister sır çantası kullanın ya da su istasyonları için hızlı molalar verin, ama dehidrasyona uğramamaya çalışın.

5. Koşudan sonra da hidrasyonu sağlayın

Herkes sıklıkla antrenman sonrası sıvı tüketmektedir. Bu ister su ister sporcu içeceği olsun önemli olan yeterli ve doğru bir şekilde tüketmektir. Soda veya meyve suyu gibi içecekler koşu sonrası hidrasyonunuzu tam olarak sağlamaz.

Yarış sonrası hidrasyonunuzu yeteri kadar sağladığınıza emin olun. Kendinizi koşu öncesi ve sonrası tartarak kaybettiğiniz sıvının miktarınızı ölçebilirsiniz. Koşucuların çoğu maraton sırasında aşağı yukarı 1-1.5 kilo kaybetmektedir. Bu oranın üstündeyseniz dehidrasyon riskindesiniz demektir. Çok fazla su tüketmek ise hiponatremiye yol açar. Aynı zamanda antrenman sonrası idrarınızın rengine  bakarak da ölçebilirsiniz. Eğer rengi koyu sarıysa henüz yeterli hidrasyon seviyesinde değilsiniz demektir. Rengi açık sarı olana dek sıvı tüketimine devam edin.

Kaynak:

cheatsheet.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale