X

Evcil hayvan sahiplenme sürecinde dikkat edilmesi gerekenler

Evcil hayvan sahiplenmek, günlük rutinleri baştan sonra değiştirerek hayata koşulsuz bir sevgi ve neşe katar. Fakat bu süreç, her iki taraf için de adaptasyon gerektiren bir dizi yeni alışkanlığın şekillenmesiyle ilgilidir. Sonuçta hayatınıza tüylü bir dost davet etmek sadece onu sevmekle ilgili değildir. Aynı zamanda ailenin bir parçası olarak görmek, ihtiyaç ve isteklerini anlamakla da ilişkilidir. Bir evcil hayvan ebeveyni olarak ona aradığı güvenli ortamı sağlamanız ve gerektiği zaman fedakarlık yapmanız gerekir. Dolayısıyla çeşit çeşit zorluk ve duygusal yükle dolu olan evcil hayvan sahiplenme süreci fazlasıyla bunaltıcı olabilir. Eğer siz de taze bir hayvan ebeveyniyseniz, kendiniz ve minik dostunuz için uyumu kolaylaştıracak yolları merak ediyor olmalısınız. İşte atabileceğiniz pratik ve etkili adımlardan birkaçı!

1. Araştırma ve planlama yapın

Eve yeni bir canlının gelmesi en küçük günlük rutinlerde bile büyük fark yaratır. Çünkü bir canlının mutlu ve sağlıklı bir ömür yaşamasından sorumlu olmak, görünenden çok daha fazla fedakarlık ve efor ister. Beslenme saatlerinin, yürüyüş ve oyun zamanlarının, tuvalet ve dinlenme alanlarının düzenlenmesi, ancak detaylı bir planlama ile mümkün olur. Onun temel gereksinimlerinin farkına vararak araştırma yapmak ve günlük rutinlere entegre edecek yöntemler aramak, adaptasyonun kilit noktasıdır. Bu sayede evcil hayvan ve ebeveyn arası denge kurulur, her iki tarafın da kendini rahat ve güvenli hissedeceği yeni bir rutin oluşur.

Süreçteki en zorlu dönem ise genellikle ilk haftalardır. Özellikle bebeklik döneminde sahiplendiğiniz bir evcil hayvan, beslenme ve tuvalet eğitimine ekstra çaba göstermenizi isteyebilir. Sokaktan veya barınaktan sahiplendiğiniz yetişkin bir canlı ise özel ilgi gerektiren sağlık sorunları yaşayabilir. Tüm bunların farkında olarak hareket etmek ise tüm süreci daha kolay ve stressiz yönetmenize imkanı tanır.

2. Güvenli ve rahat bir ortam yaratın

Yeni bir ortam, sadece beslenme ve tuvalet alanlarının düzenlenmesinden ibaret değildir. Bir hayvan yeni geldiği ortamı en başta fazlasıyla yadırgar ve bu süreç, bazı hayvanlar için aşırı stresli olabilir. Hem içine girdiği ortamı hem ortamın diğer sakinlerini tanımayan bir hayvan, kedi veya köpek olması fark etmeksizin, kendini baskı altında hissedebilir. Bu nedenle ona rahat olacağı sessiz bir dinlenme alanı sunmak, güvenini kazanmanın ilk adımıdır. Kendi köşesinde dinlenme özgürlüğüne sahip olduğunu bilen bir canlı, size yaklaşma konusunda daha istekli olacaktır. Onu zorlamadan alanına saygı duymak ve hoşuna gideceği oyuncaklarla yavaş yavaş ilgisini çekmeye çalışmak, uyum sürecini kolaylaştıran yöntemlerdendir.

3. Yaşam tarzınızı yeniden şekillendirin

Evcil hayvan sahiplenme, yeni bir ebeveynlik dönemine adım atmak gibidir. Nefes alan ve hisseden bir canlının tüm bakımını üstlenmek, beraberinde bir dizi görev ve sorumluluk getirir. Tuvaletini yaptığından emin olmak için her gün biraz erken kalkmak, sırf onu yalnız bırakmamak için arkadaş buluşmalarından erken ayrılmak, tatil planlarında asla özgür hareket edememek, kısaca hayattaki her ana onu da dahil etmek büyük bir özveri ister. Ancak iyi haber şu ki, ilk başta yorucu görünen tüm uyum süreci zamanla kendiliğinden oluşur. Her gün onu biraz daha tanımaya ve anlamaya çalışarak günlük rutinlerde ufak değişiklikler yapmak, ikinizin de zamanla kendini daha iyi hissetmesine yardımcı olacaktır.

4. Finansal yükümlülüklerin farkında olun

Elbette, evcil hayvanların tümü belirli bir finansman gerektirir. Beslenme masraflarının yanı sıra sağlık kontrolleri, aşı takvimi ve temel ihtiyaç listesi, onun mutlu bir ömür sürmesi için olmazsa olmazlardandır. Özellikle yavru veya hasta hayvan bakımı, veteriner kontrolleri ve tedavi için ek bütçe ve zaman ayırmayı gerektirir. Bütün bunların dışında, gün içinde rahat dinleneceği bir alan sunmak, oyun ve eğlencesi için gereken araçları sağlamak, tüy ve beden sağlığına özel vitamin desteği sunmak da listeye eklenecek masraflardandır. Ayrıca ilerleyen dönemde pozitif davranış sergilemesi için özellikle köpek bakımında temel eğitim süreçlerini ayarlamanız gerekebilir. Tüm bunları göz önünde bulundurduktan sonra evcil hayvan ebeveynliğine karar verirseniz, birlikte daha stressiz ve rahat bir uyum süreci geçirebilirsiniz.

5. Bazı şeyleri zamana bırakın

Evcil hayvan sahiplenme süreci herkes için farklıdır. Tüm önlemlere ve hesaplamalara rağmen beklemediğiniz birçok sorunla karşılaşabilirsiniz ve bu çok normaldir. Önemli olan, bazı kazaların ve evde tutmayan hesapların olabileceğinin farkına vararak bazı şeyleri zamana bırakmaktır. Her insan ve hayvan farklı olduğundan, uyum sürecinde gözden geçirilmesi gereken sayısız faktör olabilir. Ancak anlayış ve sabır, her sorunun üstesinden gelmenizi sağlar. Evcil hayvanınızın güven geliştirmesi için de bu iki kriter kritik önem taşır. Onu cezalandırmak yerine düzene alışmasını beklemek ve olumlu davranışları ödüllendirerek pekiştirmek aranızdaki bağın güçlenmesinde büyük etkiye sahiptir.

Evcil hayvan sahiplenmeden önce değerlendireceğiniz bu kriterler, size nasıl bir yol izlemeniz konusunda yardımcı olabilir. Bu sayede taşıyamacağınız bir yükün altına girerek patili bir dostu üzme riskinden korunursunuz. Böylece yerinde ve zamanında adım atarak her iki tarafın gereksinimlerini de en doğru şekilde anlayıp yönetebilirsiniz.

Kaynak: happiful.com

İlginizi çekebilir: Evcil hayvan sahibi olmanın yaşamınıza pozitif enerji kattığının kanıtları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale