Endişelerden kurtulun: Hayat zihnin içinde değil, dışında yaşanır

Zihnimizin yerinde duramayan, huzursuz yapısının farkındasınızdır. Durmadan ya geçmişi ya da geleceği düşünen zihnimiz, nadir zamanlar dışında asla anda değildir. Daha önceki birçok yazımda da belirttiğim gibi Doğu felsefelerinde zihnin bu yapısına “maymun zihin” deniyor. Maymun zihin denmesinin nedeni zihnimizin tıpkı bir maymun gibi daldan dala, konudan konuya atlayan yapısıdır. Sizin de gayet iyi bildiğiniz gibi kendimizi zihnimizin içindeki senaryolarda kolaylıkla kaybedebiliriz. Özellikle bir nedenden dolayı endişeli olduğumuz hallerde, kafamızın içinde endişe duyduğumuz konuya dair onlarca farklı negatif senaryo kurgulayıp kendimizi kötü hissedebiliriz. Burada zaman zaman çoğumuzun deneyimlediği hafif bir şekilde endişeli olma halinden bahsettiğimi belirtmekte fayda var. Eğer duyduğunuz endişenin seviyesi hayatınızı yaşamanızı engelliyorsa bir psikiyatristle görüşmenizi tavsiye ederim.

Zihninizin mükemmel bir şekilde senaryo yazma özelliğini kendi lehinize kullanabilirsiniz. Kendinizi herhangi bir endişe yüzünden zihninizin içinde kaybetmeye başladığınızı fark ettiğiniz zaman size anlatacağım bu iki aşamalı egzersizi yapabilirsiniz.

1. Zen bahçesinde küçük bir mola

Sakinlikten bahsedilince benim ilk aklıma gelen öğretilerden biri, ana dikkat göstermeye verdiği önemle de bilinen Zen Budizmdir. Gerçekten de Zen Budizm hayatımızı sükunet içinde yaşamanın sırlarını elinde barındıran, psikoloji biliminin de çok ilgisini çeken bir felsefedir. Evet, egzersizimizin ilk bölümünde Zen Budizm’in de yardımıyla zihnimizi, bize pozitif hisler yüklemesi için kullanacağız.

Bir Zen bahçesinde olduğumuzu düşünelim. Güneşli bir gün. Etrafımız bizi seven, konuşma zorunluluğu içinde olmayacağımız kadar bize yakın, pozitif insanlarla dolu. Bir yandan çayımızı yudumlayıp diğer yandan da ruhumuzu aydınlatan kitaplar okuyoruz. Mutlu ve huzurluyuz. Daha sonra kumun üzerine insana sakinlik veren şekillerin de çizilmiş olduğu Zen bahçesinde sakin bir yürüyüşe çıkıyoruz tek başımıza. Attığımız her adımda içimiz huzurla doluyor. Sırf bunları düşünmek bile size güzel bir his verdi öyle değil mi? Şu an zihninizi kendi lehinize kulanıyorsunuz. Artık zihninizin içinde endişe dolu senaryolar dönüp durmaya başladığında bu Zen bahçesini ziyaret edebilirsiniz.

2. Zen bahçesinden gerçekliğe dönüş

Yeterince sakinleştiğinizi hissettiğiniz anda derin bir nefes alın, yavaşça gözlerinizi açıp içinde bulunduğunuz ana dönün. Egzersizin ilk bölümünde zihnimizde pozitif imajlar canlandırarak kendimizi nasıl iyi hissedebileceğimizi deneyimlediniz. Ancak zihnimizde canlandırdığımız ne negatif imajlara, ne de pozitif imajlara bağımlı olmamamız gerekiyor. Unutmamak gerekir ki hayat zihnimizin içinde değil zihnimizin dışında yaşanır. İster negatif şeyler, istersek de pozitif şeyler düşünelim. Dikkatimizi zihnimize verdiğimiz zaman bir nevi uyku hali içindeyizdir. Gerçek uyanıklık hali ancak tüm dikkatimizi içinde bulunduğumuz ana, gerçekliğe verdiğimiz zaman ortaya çıkar.

Gün içinde sık sık kendinizi zihninizin kötü senaryolarına dalmış bir şekilde buluyorsanız, zihnen yukarda bahsettiğim gibi bir Zen bahçesine ya da sizin arzu ettiğiniz başka güzel bir yere gidebilirsiniz. Burada amaç zihnimizin içinde bir harikalar diyarı yaratıp sık sık oraya kaçmak değil elbette. Negatif senaryolar bizi ele geçirmeye başladığında, önce zihnimizi sakinleştirmek sonra da zihnimizden çıkıp dikkatimizi ana vermek. Eğer ipleri onun eline verirsek zihnimizin elinde kolaylıkla bir oyuncağa dönüşebiliriz. Zihninizin kölesi olmaktan kaçmanın tek yolu da dikkatinizi gerçekliğe, şimdiki zamana vermektir. Gerçek hayatta yaşamanın tek yolu zihnimizin içinde yaşamaktan vazgeçmektir.

Üniversite öğrencisiyken kredili dersini aldığım, o günden beri kimi tekniğinden hem kendi hayatımda, hem de meslek hayatımda çok yararlandığım Zen Budizm her şeyden çok, şimdiki ana odaklanmakla ilgilidir. Budizm ve Zen Budizm, “mindfulness” gibi biz 21. Yüzyıl insanlarının sık sık karşısına çıkan bazı kavramların kaynağı olan öğretilerdir. Eğer Zen Budizm ve psikoloji arasındaki ilişki ilginizi çekiyorsa Erich Fromm’un “Psikanaliz ve Zen Budizm” kitabını okuyabilirsiniz.

Sizlere zihninizin kölesi olmaktan vazgeçmeyi alışkanlık haline getirdiğiniz günler diliyorum. 2021 yılını “Kendini Sevme ve Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Her hafta @ranakutvan kullanıcı isimli Instagram hesabımdan bu konuyla ilgili psikoloji ödevleri paylaşıyorum. Hadi hep beraber kendimizi sevmeye ve dünyayı güzelleştirmeye. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. Zoom üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Budizm ve mutluluk: Mutluluk zihnimizin içindedir

Psikolog Rana Kutvan Psikolog
İstanbul doğumlu olan Rana Kutvan lise öğrenimini Nişantaşı Kız Lisesi’nde tamamladı. Önce LCC’de bir sene akabinde de İstasyon Sanat Merkezi’nde iki sene süren bir ... Devam