X

“Çalışan kadın kası” diye bir şey var mı?

Var efendim. Anlatacağım size. Hem de aynı vücudumuzdaki diğer kaslarımız gibi kullanılmadıkça köreliyor. Bu kaslar çok nankör. Kurumsal dünyada senelerce çalış, çabala, saçını süpürge et nafile. 1,5 sene işe ara verince resmen doğum izninden dönmüş gibi oluyorsun. Sudan çıkmış balığa dönüyorsun. Sanki hiç çalışmamış gibi.

Çalışan kadının bazı önemli kasları var:
  • Evi, çoluğu, çocuğu, kediyi, köpeği, bakıcıyı çalışırken idare etme kasları: Bunlar çalışan kadının olmazsa olmaz kaslarıdır. Benim evdeki yardımcımı, Excel tablosuyla yönetmeye çalıştığım bir dönem bile oldu. “pazartesi yapılacak işler, salı yapılacak işler” konulu bir tabloydu ama Excel’di resmen. İyi ki kadıncağıza Power Point’te “evi yönetmenin püf noktaları” konulu sunum yapmamışım. Hatta benden performansa dayalı prim sistemi de beklenirdi. Aslında çalışan hanımlar hiçbir şart altında kendilerini bu işte yeterli hissetmezler ama gelin görün ki yeryüzündeki en iyi organizatör onlardır. Çalışırken en iyi çalışan kaslar da bu kaslardır. Ben ara verip tekrar iş hayatına döndüğümde en çok bu kısımda zorlandım. Kaç kere yardımcının parasını bırakmayı unuttum, çocuğun kurslarının saatlerini karıştırdım, okulla ilgili yapmam gereken şeyleri unuttum, hayvanlarının aşı tarihlerini kaçırdım, çocuğu harçlıksız okula yolladım – neyse ki müdür yardımcımız sağ olsun aç kalmamış – ve daha neler neler. Hani yemek yapmak falan hak getire. Buzdolabında fare düşse kafasını kırar. Bir süre çocuk hazır köfte, pizza ve makarnayla beslendi. Kedi ve köpek de aynı mamayı yedi. Mama buldukları zaman tabii. Sulanamayan çiçekler çöpe gitti. Kendime hayret ettim. Nasıl olur dedim ya? Resmen beceriksizim. Organizasyon kaslarım kaybolmuş. Nerede o aynı anda birden fazla işe takla attıran kadın?
  • İşi idare etme kasları: Sadece yaptığınız işi iyi yapmak yetmez. Asla. Zaten konu çoğu zaman iyi çalışıp çalışmamak da değildir. Diğer departmanlarla ilişkiler, üst yönetimle ilişkiler, şahane sunum yapma yetenekleri, etkileme becerileri, politik olarak doğru olma becerileri, müzakere becerileri, kulis yapma becerileri gibi birçok yan yeteneğe de sahip olmanız gerekmektedir. Hani erkek egemen bir iş dünyasında zaten 1-0 başlamaktan bahsetmiyorum bile. Hatta çalıştığım şirketlerden birinde visible (görünür) olma; yani göze görünür olma diye yazılı olmayan bir beceri vardı ki, resmen performans toplantılarında dilimize pelesenk olmuştu. Görünür olmak. Artık içini doldurmayı sizlerin hayal gücüne bırakıyorum. Aslında bu kaslarınız gelişmişse pek unutulmuyor. Bisiklete binmek gibi. Sadece ilk haftalarda biraz bocalıyorsunuz ama ilk yerine gelen kaslar da bunlar oluyor. Test ettim, onayladım.

  • Kendini idare etme kasları: Yazık bütün bunlar olup biterken bir de saçın dip boyası gelir, pilates yapmak isteriz, yoga yapmak isteriz, bakımlı olmak isteriz, ruhumuzu zenginleştirmek isteriz. Bu da ayrı bir kas. Ajandayı hayal etsenize. Yani kadının duş süresiyle erkeğin duş süresi arasında bile fark varken varın geri kalanını siz düşünün. Zaten işe ara verdikten sonra 08:00 – 17:30 – o da şanslıysa- bir düzene geçmiş kadıncağız. Günün büyük çoğunluğu ofiste geçiyor. Çıkışta çocuğunu mu görsün, spora mı gitsin meditasyona mı gitsin, ne yapacağını şaşırmış durumda. Buralarda da hafif bir zorlanma söz konusu oluyor çünkü eskiden gün içinde de yapabildiğin tüm bu aktiviteleri artık iş çıkışı ve hafta sonuna bırakmak zorunda kalıyorsun. Randevu al alabilirsen. Eve geldin, yemek yedin, zaten saat oldu 10. Kitap desen okuyamazsın – benim hafta içi kitap okuma limitim; elime alabilirsem 2,5 sayfa – dizi film falan seyretmek mümkün değil, sürekli uyuyakalıyorum. Devamlı bir plan-program söz konusu. Çocuk kurstayken dur spora gideyim, oradan o arkadaşlarıyla takılırken saçımın dibini boyatayım…vs..vs. E arkadaşlarını da özler bu kadın şimdi. Hiç mi sosyalleşmesin?

Velhasıl kelam kadın olmak zor zanaat. Her daim hayata karşı kaslarını fit tutacaksın. Hele çalışan ve bebeli kadın olmak daha da zor zanaat. Ama bu kadın denen varlık çok acayip. Doğursa da, işe güce ara da verse küllerinden doğuyor. Her seferinde daha da güçlenmiş bir şekilde.  “Cinsdaşlarım” diye demiyorum valla ama Allah özenmiş de yaratmış bizi sağ olsun.

Özlem Sökmen: Koşucu, anne, sokak hayvanı aşığı, eğitmene dönüşmüş ex İnsan Kaynakları insanı. TED Ankara Koleji ve Hacettepe Üniversitesi, İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu. Unilever, Turkcell, Lafarge, BC ve Arçelik gibi birçok çok uluslu şirketin İnsan Kaynakları departmanında 20 yıl boyunca yerel, bölgesel ve global düzeyde yönetsel kadrolarda görev aldı. Kurumsal hayata en büyük hayali olan “iş hayatına yeni atılanlara profesyonel hayatı ‘hack’lemeyi öğretme aşkıyla” veda etti. Personal Best isimli şirketin kurucusu ve aynı isimli eğitimin yaratıcısı. 2016’da 3 adet uluslararası maraton koşmuş olan Özlem, 15 yaşında bir kız ve sokaktan sahiplenilmiş iki kedi ve iki köpek annesi. İşi, kızı ve sevdikleriyle geçirdiği zamandan arta kalan her anını ormanda, koşu pistlerinde geçiriyor ve genel olarak güzel yemekler, güzel şaraplar ve güzel tatiller için yaşıyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale