Bırak dağınık kalsın: Hayatı olduğu gibi kabul et
Bırak dağınık kalsın.
Toplama, düzeltme…
Kenarından köşesinden düzeltmeye çalıştığın her ne varsa,
eforunu gör ve zarafetle bırak.
Peki, zarafetle bırakmak ne demek biliyor musun?
Eşyaları, durumları oldukları gibi görebilmen…
Ve onları kendi istediğin şekle sokmak için kesip biçmemeyi seçmen demek.
Hayatta hiçbir şeyin senin düzeltmene ihtiyacı yok.
Zaten hayat düzeltmek için değil…
Tek bileti olan bu yolda, keyifle yürüyebileceğin sokakları bulman için var.

Doğada hangi çiçek ya da ağaç düzeltilmek istiyor sence?
Belki de orasından burasından düzeltmeye çalıştığın konunun
sadece biraz alana, biraz nefese ihtiyacı vardır.
Yeni bir şeyin doğabilmesi için.
Her aldığın ve verdiğin nefeste o alan zaten var, merak etme.
Düzeltilmesi gereken bir şey değilsin.
Yanlış giden ya da bozuk olan hiçbir yanın yok.
Varoluşun en eşsiz ifadesisin.
Sadece senin için atan bir kalbin var.
Bunu önemsiz bir şeymiş gibi görme.
Sen bu yaşamda ol diye milyonlarca imkânsız ayrıntı bir araya geldi.
Bunu küçümseme.
Koşturma,
düzeltme,
yarışma…
Bir adım geri gel.
Yeniden bak.
Ve cesaretle, her nefesi sana verdirene güvenerek
gerçekte olana bak.
İşte tam burası: doğum.
Hiçbir doğum için koşturman ya da düzeltmen gerekmez.
Her doğum kendiliğinden olur.
İlginizi çekebilir: Kırılganlığın gücü: Fırtınadan sonra da güneş doğar



