X

“Bir yılı daha geride bıraktık”: 2020’ye nasıl veda ediyoruz?

Bir yılı daha geride bıraktık” en sevdiğim tanımlardan birisi. Yeni yıl için yapılacaklar listesi hazırlamanın, yeni hayaller kurmanın, totemler yapmanın, dilekler tutmanın tam zamanı.

2020 yılına da böyle girmiştim. Yaz için Hindistan’da pançakarma, Sri Lanka’da Ayurvedik tatil peşindeydim. Yazarlık okuluma devam edecek ve hayallerime bir adım daha yaklaşacaktım. Verimli geçen 2019’u daha verimli bir 2020 ile tamamlamayı planlamıştım. Çat diye pandemi olunca hooooopppppp hayaller Sri Lanka, gerçekler Kağıthane’deki evimin yeşil küçük balkonu ve çalışma masası haline dönüverdi. Daha çok masa başında oturduğum, daha çok ailemin, sevdiklerimin sağlığından endişe ettiğim, daha çok kilo aldığım, zaman zaman da tırlattığım bir yıl geçti gitti.

Bu endişe dediğiniz duygu, iç görü öyle bir meret ki bana bildiğim, inandığım her şeyi unutturdu. Kendimi, kızartmalı mücverli, pizzalı hamburgerli, cipsli çerezli (özellikle o tuzlu fıstık yok mu, içinde bağımlılık sağlayan bir şeyler olduğuna çok eminim), az da olsa tatlılı, arpa-üzüm sulu, yeme batağı içinde buldum. Yanına bir de çalışma masasından kalk, internet TV’nin başına otur olunca, ohhhh gelsin toksinler, halay çekerek başlasınlar eğlenceye.

Peki neydi benim unuttuğum: Üç senedir emek verdiğim, sağlıklı olduğum için şükrettiğim her şey. Oysa hatırlamam gereken sadece Ayurveda’nın tanımıydı. Kelime anlamı ile “Ayur: Hayat Veda: Bilgi, Bilim” demektir. Ayurveda hayat bilgisi, yaşam bilimidir. Bugünkü modern dünya tanımı ile; beden, zihin ve ruh dengelemesidir.

Bize bedenimizi dengelemeden zihnin dengelemeyeceğini söyler. Eğer dengeli bir beden ve zihne sahipseniz ödül olarak ruhunuz da dengeli olacaktır. Kendini bütünsel olarak yani fizyolojik, anatomik ve psikolojik olarak dengelemiş bir birey, doğa ya da evrenle uyumlu yaşayacaktır. Bunun da tanımı bedensel ve ruhsal sağlıktır.

İlginizi çekebilir: Ayurveda nedir? Sağlıklı bir yaşamın anahtarı mıdır?

Hatırlamamam belki de normaldi, kendi dünyamda kendi dengemi bulmak zaten rutinim olmuştu. Ne fazla ne eksik, bedenim bana söylüyor anlamlandırmam çok da zor olmuyordu.

Sonra bir gün tıpkı masallardaki, filmlerdeki gibi dünya değişti. Sokaklar, AVM, spor salonları, kahve sırası, cuma akşamları sosyalleşme, uzun hafta sonu tatilleri, kişisel gelişim eğitimleri, alışveriş seansları olmadan bir hayat yaşayamayacağımızı düşünürken evren bize oyun oynadı, hepimizi evlere kapattı.

Alıştığım dünyanın dışında yeni normal dediğim hayatla dengeleri başa sardım. Benim öğrendiğim neydi? Önce beden sağlığı, sağlıklı beden, berrak zihin getirir. Tam olarak sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur. Zihnim berraksa ve bedenim sağlıklı ise ruhsal olarak da sağlıklı olmamam için bir neden kalmaz. Ruh sağlığı ödül olarak gelir.

İşte benim de handikapım burada başladı. Tek başına, tamamen teknoloji merkezli bir hayat, endişeler, zihnime ve ruhuma iyi gelmedi. Dengeler şaştı! Zihnim, ruhumla uğraşırken, bedenim de ergen gibi yoldan çıktı.

Beden kendini tamir etmek, iyileştirmek, hep sağlıklı, dengeli olana doğru evirmek isteyen kocaman bir makinedir. Ama onu dinlemeniz, anlamanız ve anlamlandırmanız gerekir. Fizyolojiniz ve anatominiz size mutlaka sinyal verecektir. Karmaşık zihnim ve ruhsal durumum ile bedenime kulak verecek halim pek yoktu.

Ben de bedenimi öylece bıraktım, aktı gitti. Bir noktadan sonra da tutmam imkansızlaştı. Aslında tam bu noktada ne yapmam gerektiğini de biliyordum; irademi kullanarak, bedenime hükmetmem gerekiyordu.

Ama irademi, zihnim ve ruhum, iki güçlü alan için zorlarken, bedenimle savaşmaya gücüm yoktu. Oysa bugüne kadar en çok fiziksel irade göstermiş ve ruhsal irademi hep zayıf bırakmıştım. Demek ki yeni şeyler öğrenmenin zamanı gelmişti. Yeni normal ile yeni denge modelim böyle olmalıydı. Önce ruhumu ve zihnimi dinlemeli, az zamanda, onları besleyecek doğru şeyler yapmalıydım ki, bedenimle uğraşmaya enerjim kalabilsin.

Öyle de oldu. Zihnim ve ruhum sakinleşince küçük bir arınma programı ile eski yaşantıma geri döndüm. Bu süre içinde astımım yenilenmediği, romatizmam tekrar nüksetmediği için bedenime şükrediyorum, teşekkür ediyorum. Galiba o koca makine iyileşmem için bana zaman verdi. Kendisi alıştığı dışındaki ekstra toksinli hayatla cengâver gibi savaştı. Bravo valla!

Bu pandemi doğal ya da değil bilmiyorum ama evrenin nefes aldığı, kendini tamir ettiği, ozondan, denizlerin renginden, yunuslardan, gökyüzünün berraklığından belli. Biraz ütopik olabilir ama evren kendi dengesi için hepimizin dengesini değiştirdi galiba. Hepimize boşa tükettiğimiz her şey için ders verdi. Umarım dersimizi almışızdır.

İşte koca bir yıl böyle geçti, gitti. Zor bir süreçti. Bu zorlu süreçte destek olan herkese sonsuz teşekkürler. Şimdi 2021 için tek dileğim var; tüm ailemin, sevdiklerimin benimle ve sağlıklı olması. Yapılacaklar listesi mi? Ondan vazgeçmedim, sadece içeriğini değiştirdim. Lütfen çevrenize dikkat edin. Temel uyarılara, önlemlere uyum gösterin. “Bana bir şey olmaz” psikolojisinin rehavetine kapılmayın. Ben biraz önce çok sevdiğim bir arkadaşımın pozitif olduğunu öğrendim. Çok üzgünüm… Sevindirici yanı evinde olması, umarım öyle de devam eder.

Hepimiz için hayat gayesi var, biliyorum. Koşullar zor. Sağlıklı olursanız hep bir yol bulunur. Ben buna inanıyorum. Bir sonraki yazıda buluşuncaya kadar sağlıkla ve dengede kalın.

İlginizi çekebilir: Sağlıklı bir kış geçirmek için: Bağışıklık sisteminize Ayurveda ile yardımcı olun

Müge Murat: Tüm hikâye her beyaz yakalı gibi “İstanbul’dan gitmek istiyorum” ile başladı. Nereye giderimden önce “gitsem ne yaparım?” endişesi ile etrafı dinlemeye ve araştırmaya başladım. Ayurveda ile bu süreçte bir tanıştım. Hindistan’da bir bilim olması ve beden terapiyi derinleştirmesi nedeni ile dikkatimi çekti. 10 yıldır reiki yapıyorum, 2 yıldır ise yoga. Yoga ile tanıştıktan sonra enerjimin yükselmesinden güç alarak beden terapi üzerine uzmanlaşmaya karar verdim. Maya Akademi’de Türkiye Beden Terapi Derneği başkanı Ayla Örsan’dan anatomi, fizyoloji ve uygulama içeren dersleri aldım ve mezun oldum. Uluslararası 608 sertifikasına sahibim. Üç senedir temmuz ve ağustos aylarında Ayurveda öğrenmek için Hindistan'a gidiyorum. Kuzey ve güneyi olmak üzere 17 farklı şehirde Ayurveda’yı deneyimledim. Puşkar bölgesinde özel bir terapi merkezinde “Beden Terapi”, Kochi’de yağların ısıtılması ve dinlendirilmesi eğitimi ve sertifikası aldım. Kerala bölgesinde özel bir doktor ile beden tipi testleri ve hesaplamalarını çalışarak Ayurveda eğitimimi tamamladım. Geçen sene Bangalore’da özel bir Ayurvedik merkezde pançakarma (detox) programını deneyimledim. Hindistan’dan getirdiğim kitaplar ve yayınlardan Ayurveda bilgimi derinleştirmeye devam ediyorum. Tüm bunların yeterli gelmeyeceğini düşünerek anatomi ve fizyoloji bilgimi derinleştirmek için 2. üniversite olarak Tıbbi Dokümantasyon Yönetimini bitirdim. Ayurveda’nın bir alanı olan beden terapiyi Türkiye’de konumlandırmak ile ilgili sporcular ve beyaz yakalılar ile çalışmalar yapıyordum. Şu anda pandemi nedeni ile odağımı biraz daha okumaya ve araştırmaya ayırdım. Bu dönemde Kemal Hamamcıoğlu ve Özen Yula’da yazarlık ve hikâye yazarlığı eğitimleri aldım. Hem Ayurveda’yı hem de yazmayı seviyorum, bu nedenle de Ayurveda deneyimlerimi ve bana kattıklarınızı sizlerle paylaşıyorum. Bunların dışında bir de profesyonel iş hayatım var. Halen DRD Filo Kiralama şirketinde Kurumsal İletişim Yöneticisi olarak çalışıyorum.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale