Bir spor aşığından: “Bizim çocuk bir spor yapsa da ne yapsa?”

Çocuğumu Hangi Spora Başlatmalıyım?
Çocuğumu Hangi Spora Başlatmalıyım?

Son günlerde aynı soruyu çok sık duyar oldum: “Çocuğumu, yeğenimi, öğrencimi hangi spora başlatsak acaba?”; “Yani şimdi düşündüm de basketbol iyi ama biraz fazla mı sert acaba kız çocuğu için?”

Sert mi? Duyan da Amerikan Futbolu’ndan bahsediyoruz zannedecek.  Ayrıca bahsedebiliriz de. Ne olmuş yani?

Çocuğumu Hangi Spora Başlatmalıyım?
Çocuğumu Hangi Spora Başlatmalıyım?

Ben çocuklarla yaratıcı drama ve pilates çalışmaları yaptığım, ayrıca da sporla ilişkim apaçık ortada olduğundan; özellikle okulların açıldığı şu dönemde bu soruyla pek içli dışlı hale geldim.

Evet, çocuklarla çalışıyorum, onları çok seviyorum ama çocuğum yok. Yeğenlerim ve diğer miniklerle yaşadığım deneyimleri göz önüne alarak anlatabilirim düşüncelerimi.

Öncelikle mutlaka ama mutlaka çocuğa seçim hakkı tanınması gerektiğini düşünüyorum. Seçim yapabilmesi için öncelikle denemesi gerekiyor. Bırakın suya girsin, çıksın, kalabalıklarla takılsın, müziğin ritmine kapılsın, bireysel çalışsın, kara batsın. Her ne yapıyorsa yapsın, yeter ki severek yapsın. Ebeveynlerini değil, kendini mutlu etmek için çıksın yola.

Yıllar evvel yeğenimi spora başlatmak istediğimizde, o zamanlar annesinin de pek severek devam ettirdiği tenise vermiştik ilk sırayı; ama Alp pek de ilgilenmedi raketle, fileyle. Başta pek eğlenceli gelmişti raketi taşımak, toplarla oynamak… Ama sonra sevmedi. Derken yüzmeye başladı ve ııııh; sıkıldı. Hııımmm, demek ki bu çocuk bireysel ya da az kişiyle gerçekleşen bir spora bulaşmak istemiyordu. O zaman hemen soruldu; voleybol mu, yoksa basketbol mu oynamak isterdi. Basketbol’u seçti ve 4 senedir de devam ediyor istikrarlı bir şekilde. Bu noktada  hoşuma gitmeyen tek şey, neredeyse 1/4 yaşımdaki çocuğun boyunun benimkini geçmiş olması.

Demem o ki, çocuğunuza ya da sizden bu konuda yardım bekleyen ufaklığa elinizden geldiğince yardımcı olabilmek için sürün önüne alternatifleri ve daha sağlıklı bir karara varabilmesi için hepsini denemesi adına onu teşvik edin; siz de onunla birlikte koşun, zıplayın, hoplayın.

Kim bilir, belki siz de bu yaşınızdan sonra bir şeylere başlamak istersiniz. Bu işin yaşa değil, isteğe bağlı olduğunu kanıtlayan yazılara ulaşmak için buraya ve buraya tıklayınız.

Hafta sonu buluşalım mı?

Cuma-Cumartesi Uplifers’ın medya sponsoru olduğu Mind Body Festival‘deyim. Ekibin geri kalanı Pazar günü de orada  workshopların tadını çıkarırken, ben çamura batıp çıkacağım. İkisinden birinde görüşürüz belki.

 

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.

Kıvanç Ergun Koşucu
Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz ... Devam