X

2017’yi en sağlıklı şekilde karşılamanızı sağlayacak beslenme önerileri

2017’ye sayılı günler kala bir çoğunuz yılbaşı akşamı için planlarını çoktan oluşturdu. Sevdiklerinizle birlikte geçireceğiniz bu özel gecede en son dikkat ettiğiniz ise neler tükettiğinizdir.

Yılbaşı gecesinde 6000 kalori alabileceğinizi ve bu fazla kalori alımının ise size vücut yağı şeklinde döneceğini biliyor musunuz?

Sağlıklı beslenmeyi sadece birkaç gün, birkaç hafta, birkaç ay için değil, yaşam boyu süren bir yolculuk olarak düşünmeniz gerekir. Bu nedenle  bu özel günde sağlıklı beslenmeyi bir kenara bırakmak yerine sağlıklı bir yaşama küçük adımlarla yediğiniz ve içtiğiniz besinleri değiştirmekle başlamalısınız.

Vücudunuzu aç bırakmayın.

Yılbaşı yemeğinizin lezzetli yemekler ve içeceklerle dolu olacağı düşüncesi ile kendinizi gün içinde aç bırakmayınız. Bütün gün aç kalmanız, vücudunuzun daha fazla yağ depolamasına ve akşam yemeğinde daha fazla yemenize neden olur. Bu nedenle gün içinde daha hafif yiyecekler ile vücudunuzu dengeleyin.

Bu özel geceye hazırlık sürecinde yoğun bir gün geçirebilirsiniz. Örneğin kepekli bir tost veya omlet ile yapılan güzel bir kahvaltı, size gün boyu yorgunluk hissinizi unutturacaktır. Uzun süre aç kalmanız kan şekeri kontrolünüzü sağlamanızı zorlaştırır. Bundan dolayı ara öğünlere mutlaka yer vermelisiniz. Ara öğünde taze veya kuru meyveler, kuru yemişler, ayran, süt ve yoğurt tüketebilirsiniz. Akşama daha hafif bir geçiş yapmak için öğle yemeği tercihiniz yoğurt ile birlikte sebze yemeği, sebze haşlama veya salata olabilir.

Ne yiyeceğinizi planlayın.

Tabağınızın dörtte birini protein, dörtte birini kan şekerini yavaş yükselten karbonhidratlar (tam tahıllı ekmek, bulgur pilavı, baklagiller, kepekli makarna) ve kalan yarısını salatalar veya sebzelerden oluştuğundan emin olunuz. Yemeğinize brüksel lahanası, kırmızı lahana, roka, pancar ve rengarenk biberlerden oluşan bir salata ile başlayınız. Bu besinler yemeklere renk katmasının yanı sıra vücudunuza besleyici bir katkı sağlar. Gecenin yıldızı olan hindi, düşük yağ oranı ve iyi bir protein kaynağından dolayı tercihiniz olsun. Hindi seçeneğinizin yerine kalp sağlığı için önemli olan, omega-3 yağ asitlerini içeren somonu da tercih edebilirsiniz. Başlangıç kısmında börek tüketimi yapmak istiyorsanız eğer; çorba, pilav ve ekmek gibi besinleri tüketmemelisiniz. Bu besinlerden ana yemekte yalnız birini seçme hakkınız olduğunu unutmayın! Yemeklerinizi ızgara, fırın, buğulama ve haşlama olarak tüketmeniz gerektiğini zaten biliyorsunuz. 🙂

Yavaş yemek yiyiniz.

Güzel giden bir akşam yemeğinin sonunda şişkinlik, gaz ve  mide problemleri yaşamak istemiyorsanız, yemeğinizi yavaş yemeniz gerektiğini unutmayınız. Sevdiklerinizle bir araya geldiğiniz, uzun sohbetlerin yapıldığı bu harika zamanda lokmalarınızın arasında çatal, bıçak ve kaşığı masaya bırakmalısınız. Böylelikle yemek sonrası atıştırmalıkları da daha az tüketebilirsiniz. Porsiyon miktarlarına dikkat ediniz. Eğer önünüzdeki her şeyi bitirmek isteyeceğinizi biliyorsanız, akşam yemeği tabağınızı daha küçük boyutlarda tercih ediniz. Bu şekilde daha az yemek yiyebilirsiniz.

Cips yerine kuru yemişleri tercih ediniz.

Yemek sonrası tükettiğiniz yağlı cipsler sindirim problemleri yaşamanıza neden olabilir. Bu nedenle cips veya patlamış mısır yerine ceviz, çiğ badem, çiğ fındık, kaju gibi kuru yemişleri tercih etmelisiniz. Kuru yemiş tüketimizinde dikkat etmeniz gereken en önemli nokta miktardır. Kendinize akşam boyunca tüketebileceğiniz 8-10 adet çiğ badem, çiğ fındık ve 2-3 adet tam ceviz olacak şekilde küçük bir kase hazırlayınız.

Yoğurtlu mezeleri seçiniz.

Tabağınıza  kızartmalı, humuslu, kremalı ve mayonezli mezeler yerine yoğurtlu, peynirli ve sebzeli mezelerden az miktarda almanız, hem tadımlık hem de doyumluk bir keyif yaşamanızı sağlar.

Tatlı tercihiniz meyveli olsun.

Yemekten en az 2 saat sonra tatlı tüketmelisiniz. Tatlı önceliğiniz taze meyve, kuru meyveler veya kendi hazırladığınız meyve cipsleri olsun. Hamur tatlıları yerine fırında kabak, ayva, armut gibi meyve tatlıları tüketiniz. Meyveli tatlı tüketmek istemiyorsanız sütlü tatlı tercih edebilirsiniz.

Alkolü limitleyiniz.

Gece boyunca tükettiğiniz alkolün etkileri diğer gün ortaya çıkacağı için alkolü sınırlandırmalısınız ve su tüketimine mutlaka yer vermelisiniz. Suyunuza ekleyeceğiniz limon dilimleri, zerdeçal, tarçın ve taze nane yaprakları ile ödem atımınızı kolaylaştırabilirsiniz. Özellikle alkolsüz meyve kokteyllerini seçiniz. Eğer tercihiniz alkollü olacaksa düşük kalori içeriğine sahip şarap, şampanya ve bira olmalıdır. Düşük kalorili olması alkolü abartmanız anlamına gelmemelidir. Küçük bardaklar tercih ediniz ve yavaş yavaş tüketiniz.

Bütün bu harika adımları yaptığınızı bilerek,  lezzetli yiyecek ve içeceklerin tadını çıkarınız.

Merhaba 2017 🙂

Yılbaşı gecesi bu harika adımlara dikkat ettim ama yemeği ve alkolü yine de fazla kaçırdım diyorsanız, 1 Ocak günü nelere dikkat etmen gerektiğine göz at derim.

Güne suyla başlayınız.

Gece boyunca devam eden alkol alımı ile vücudunuzda su kaybı artmaktadır. Bu nedenle gün boyunca su içmeye devam ediniz.Gün içerisinde 3-3.5 litre su içiniz. Suyunuzun içine birkaç dilim limon ilavesi ile C vitamini alımı ödem atımınızı sağlayacaktır. Çay, kahve gibi vücuttan su kaybını sağlayan içecekleri gün boyunca tüketmeyiniz. Bunun yerine rezene, biberiye, melisa ve kafeinsiz bitki çaylarını tercih edebilirsiniz.

Güne sağlıklı bir kahvaltıyla başlayınız.

Kahvaltıda kırmızı biberli, kinoalı bir omlet ile metabolizmanızı hızlandırabilirsiniz. Yılbaşı akşamının yorgunluk hissini unutturacak portakal, kivi, kızılcık, yaban mersini, maydanoz gibi besinlere yer vermelisiniz.

Güne hafif öğünlerle devam ediniz.

Akşam fazla kaçırdığınızın düşüncesi ile öğle ve akşam yemeklerini atlamayınız. Bu öğünlerde karbonhidratlardan uzak durarak yoğurtla birlikte potasyum içeriği yüksek ıspanak ve kereviz gibi sebzeleri tercih ediniz. Ara öğün tercihiniz ise muz, kuru erik, ceviz, çiğ badem, kefir, ayran gibi besiler olmalıdır.

Bonus ipucu : Aktif kalınız

Yeni yılın ilk günü açık havada yapacağınız yarım saatlik bir yürüyüş ile vücudunuzun canlanmasını sağlayarak, sağlıklı yaşamın bir parçası olan sporu hayatınıza alınız.

Sağlıklı yaşam adına güzel kararlar aldığınız bir yıl dilerim.

Diyetisyen Selvi Akman: Kurucusu olduğu Beşiktaş Dietista Diyet Merkezi'nde diyetisyen. Okan Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünde yüksek lisansına devam etmekte. Trakya Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden 2014’te mezun oldu. Kilo verme, kilo alma, ideal kiloyu koruma, sporcu beslenmesi, anne-çocuk beslenmesi, hastalıklarda beslenme, vegan-vejetaryen beslenme, iyi yaşam gibi birçok konuda bireysel ve kurumsal beslenme danışmanlığı veriyor. Bir diyetisyen olarak sağlıklı ve bilinçli beslenme ile ilgili bilimsel verilerin doğrultusunda yazılar yazıyor. Farklı lezzetler denemeyi, sağlıklı tarifler oluşturmayı, farklı şehirler ve ülkeler görmeyi ve yüzmeyi seviyor. Daha detaylı bilgi için kendisine diyetisyenselviakman.com sitesinden ulaşabilirsiniz.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale