X

Zeytinyağı Kaç Kalori?

 

Zeytinyağı, özellikle Türkiye gibi Akdeniz ülkelerinde hem etli hem de etsiz yemeklerde sık sık kullanılan sağlıklı bir yağdır. İçerisinde karbonhidrat ya da protein bulunmayan zeytinyağının tüm kalorisi tekli doymamış yağlardan gelmektedir.

Zeytinyağı, yağın çeşidine ve üreticilere göre renk ve lezzet olarak değişiklik gösterdiği gibi saflığı ya da asiditesi ise işlenme sürecine göre farklılık gösterir.

Zeytinyağı Besin Değeri

Bir yemek kaşığı zeytinyağında (14 g) yaklaşık olarak 119 kalori bulunmaktadır. E ve K vitaminleri bakımından zengin bir kaynak olan zeytinyağında eser miktarda potasyum da vardır.

Bir yemek kaşığı zeytinyağının besin değerleri yaklaşık olarak şu şekildedir:

Kalori: 119

Yağ: 14 g

Sodyum: 0,3 mg

Karbonhidrat: 0 g

Lif: 0 g

Şeker: 0 g

Protein: 0 g

E vitamini: 1,9 mg

K vitamini: 8,1 mcg

Potasyum: 0,1 mg

Zeytinyağının kalorisi yağ içeriğinden gelmektedir. Bir yemek kaşığı zeytinyağının yaklaşık 9,86 gramı tekli doymamış yağ iken 1,42 gramı çoklu doymamış yağ ve 1,86 gramı ise doymuş yağdır. Zeytinyağının büyük çoğunluğu sağlıklı yaşlardan oluşuyor olsa da kalori bakımından yüksek olduğu için yağ tüketiminizi kontrol altında tutmanız gerekir.

Zeytinyağı, E ve K vitaminleri bakımından zengin bir kaynaktır. Bir yemek kaşığı zeytinyağında yaklaşık olarak 1,9 mg E vitamini vardır. E vitamini, hücreleri serbest radikallerden koruyarak sağlıklı olmalarını sağlamanın yanı sıra kan damarları içerisinde kanın pıhtılaşmasını engeller ve bağışıklığı destekler.

Bir yemek kaşığı zeytinyağında bulunan K vitamini ise yaklaşık olarak 8,1 mcg’dır. K vitamini; kanın pıhtılaşması, kemik metabolizması ve kemik mineralizasyonu gibi vücudun pek çok fonksiyonunda yer alan önemli bir vitamindir.

Zeytinyağının Faydaları

Özellikle sızma zeytinyağı başta olmak üzere zeytinyağının vücut sağlığı üzerinde pek çok faydası bulunmaktadır. Beslenme düzeninize zeytinyağı dahil ettiğinizde aşağıda yer alan faydalardan yararlanmanız mümkündür.

Antioksidan kaynağıdır

Sızma zeytinyağı, antioksidanlar bakımından zengin bir kaynaktır. E ve K vitaminlerinin yanı sıra içerisinde güçlü antioksidanlar bulunan zeytinyağı, kronik hastalıklar yaşama riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Antioksidanlar aynı zamanda inflamasyonla savaşmaya ve kan kolesterolünüzü oksidasyondan koruyarak kalp hastalığı riskinizi azaltmanıza da yardımcı olabilir.

Bağışıklık sistemini destekler

Yağda çözünebilen vitaminlerden biri olan E vitamini, zeytinyağında bol miktarlarda bulunmakta ve bağışıklık ile hastalıkların önlenmesi konusunda önemli bir rolü bulunmaktadır. Araştırmalar, zeytinyağının romatoid artrit ve inflamatuar bağırsak hastalığı gibi inflamatuar hastalıkların kontrol altına alınmasında etkili olabileceğini göstermektedir.

Kilo kontrolünde yardımcıdır

Çok fazla yağ tüketmek, kilo almaya neden olur. Ancak araştırmalara göre zeytinyağının bolca tüketildiği Akdeniz diyetinde kilo kontrolünün sağlanabildiğini göstermektedir. Bu nedenle zeytinyağı tüketmenin, kilo almaya neden olmadığı düşünülmektedir. Hatta makul miktarlarda tüketilen zeytinyağının, kandaki antioksidan seviyelerini arttırarak kilo vermeye yardımcı olabileceği düşünülmektedir.

Alzheimer hastalığı ile savaşmaya yardımcı olabilir

Alzheimer hastalığı, dünyada en fazla rastlanan nörodejeneratif hastalıklardan bir tanesidir. Bu hastalıkta beyin hücrelerinin içerisinde beta-amiloid plakları birikmeye başlar. Fareler üzerinde yapılan bir araştırmada zeytinyağının bu plakları ortadan kaldırmaya yardımcı olduğu görülürken insanlar üzerinde yapılan araştırmalar ise zeytinyağı tüketiminin beyin fonksiyonları üzerinde faydalı olabileceğini göstermektedir. Bununla birlikte zeytinyağının Alzheimer hastalığı üzerindeki etkilerinden emin olmak için daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.

Kolesterol seviyelerinin sağlıklı olmasını destekler

Zeytinyağı, tekli doymamış yağlar bakımından zengin olduğu için iyi kolesterolü (HDL) arttırırken kötü kolesterolü (LDL) azaltmaya yardımcı olur. Hücresel ve hormonal bakımdan sağlıklı olmak için vücudun kolesterole ihtiyacı olmakla birlikte yüksek kolesterolün, kalp krizi ve felç riskini arttırdığı bilinmektedir.

Tip 2 diyabet riskini azaltabilir

Zeytinyağının, tip 2 diyabete karşı koruma sağladığı düşünülmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalar, zeytinyağının kan şekeri ve insülin hassasiyeti üzerinde faydaları olduğunu göstermektedir. Zeytinyağını özellikle Akdeniz diyeti gibi sağlıklı beslenme düzenleri ile birlikte kullandığınızda tip 2 diyabet konusunda sağladığı faydalardan yararlanabilirsiniz.

Antibakteriyel özelliklere sahiptir

Zeytinyağında bulunan besinler, zararlı bakterileri önleyebilir ya da ortadan kaldırabilir. Örneğin, helikobakter pilori, midede yaşayan ve mide ülserleri ile mide kanserine neden olabilen bir bakteri türüdür. Düzenli olarak sızma zeytinyağı tüketmenin, helikobakter pilori enfeksiyonunu engelleme konusunda etkili olduğunu gösteren araştırmalar bulunmaktadır.

Kalp-damar sağlığını destekler

Zeytinyağında bulunan polifenoller, kalp sağlığını korumaya yardımcı olabilir. Polifenoller, kalp krizine neden olan trombosit yığılmasının önüne geçerek kalp krizini önlemeye yardımcı olur. Polifenollerin yanı sıra K vitamini de kanın pıhtılaşma sürecinde etkili olarak kalp-damar sağlığını destekler.

Zeytinyağı Nasıl Saklanır?

Zeytinyağını saklarken ışıktan ve ısıdan korumanız önemlidir. Zeytinyağı alırken ve saklarken genel olarak dikkat etmeniz gereken noktalar şu şekildedir:

  • Koyu renkli şişelerde satılan zeytinyağlarını satın alın. Sarı ya da yeşil renkli cam, zeytinyağının ışıktan zarar görmesini engelleyecektir.
  • Aylarca raflarda beklemiş yağları almayın. Aldığınız yağın taze olması için etiketinden üretim tarihini kontrol edebilirsiniz.
  • Karanlık ve serin bir yerde saklayın. Şu anda kullanmadığınız yağları buzdolabında muhafaza edin. Zeytinyağı buzdolabına konduğunda yapısı kalınlaşabilir ve bulanık hale gelebilir. Oda sıcaklığına döndüğünde eski haline gelecektir.

Zeytinyağı ile Yemek Pişirilir mi?

Zeytinyağı dahil olmak üzere yağlar, yüksek sıcaklıklara maruz kaldıklarında zarar görebilirler. Özellikle soya ve kanola gibi çoklu doymamış yağ asitleri bakımından zengin olan bitkisel yağlarda bu durum söz konusudur.

Yağın aşırı ısınması ile zararlı bileşenler ortaya çıkabilir. Bu da kanser riskinin artmasına neden olabilir. Bu nedenle yüksek sıcaklıklarda yalnızca buna dayanıklı yağları tercih etmelisiniz.

Yemeklik yağ seçerken dikkat etmeniz gereken en önemli iki nokta şunlar olmalıdır:

  • Dumanlanma noktası: Yağın parçalanmaya ve dumana dönüşmeye başladığı sıcaklıktır.
  • Oksdatif stabilite: Yağların oksijenle reaksiyona girmeye karşı ne kadar dirençli olduğudur.

Zeytinyağı, bu iki kategori bakımından değerlendirildiğinde iyi bir yağdır. Zeytinyağı, tekli doymamış yağlar bakımından zengin olduğu için yüksek sıcaklıklara karşı dayanıklıdır.

Zeytinyağı aynı zamanda oksidatif hasara karşı da dayanıklıdır. Pek çok araştırma, zeytinyağının yüksek sıcaklıklara dayanıklı olduğunu ve bu sayede yüksek miktarlarda zararlı bileşenler üretmediğini göstermektedir.

Zeytinyağı Kilo Aldırır mı?

Zeytinyağı, sağlıklı yağlar bakımından zengin bir yağdır ve vücut açısından faydalıdır. Ancak yağ olduğu için çok fazla tüketildiği takdirde kilo almanıza neden olabilir.

Bununla birlikte şu anda sağlıklı kilonuzdaysanız, beslenme düzeninize ekleyeceğiniz zeytinyağı kilo almanıza neden olmayacaktır. Ancak tüm yiyecekler gibi zeytinyağının da belli bir kalorisi vardır. Kalori almanız, vücut enerjiniz, beyin fonksiyonunuz, bedensel fonksiyonlarınız ve genel olarak vücudunuz için önemlidir. Ancak vücudunuzun ihtiyacı olandan fazla kalori alırsanız, kilo almanız kaçınılmaz olacaktır.

Zeytinyağının kilo aldırmamasını istiyorsanız, porsiyon kontrolü yapabilirsiniz. Günde yaklaşık 2 kaşık zeytinyağı tüketmeniz, zeytinyağının faydalarından yararlanmanızı sağlayacak ve kilo almanıza neden olmayacaktır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.

5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş



Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.





Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.

Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.



Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.





İlgili Makale