X

Yulaf Kaç Kalori?

Düşük karbonhidratlı beslenmenin her geçen gün daha popüler hale gelmesi nedeniyle yulaf gibi tam tahıllı kahvaltılıkların hala sağlıklı olup olmadığını merak ediyor olabilirsiniz. Tam tahılların üç parçaları da aktif durumdadır: kabuğu, endospermi ve çekirdeği. Bunun sonucunda işlenmiş veya rafine edilmiş türüne göre daha fazla besine, vitamine, minerale ve life sahip olurlar.

Özellikle yulaf, beta-glukan adı verilen çözünür lifler bakımından yüksek değerlere sahiptir ve bu da kalp sağlığı için faydalıdır. Çoğu uzman sağlıklı bir beslenme planında yulaf için oldukça geniş bir yer olduğunu söyler.

Yulaf Kaç Kalori, Besin Değeri Nedir?

Aşağıdaki veriler yarım kase (39 gram) şeker ve tuz ilavesi yapılmamış yulaf ezmesi içindirler. Bu porsiyon boyutu, 1 kase suda pişmiş yulaf ezmesine denktir.

  • Kalori: 140 kcal
  • Yağ: 2.5 g
  • Sodyum: 0 mg
  • Karbonhidrat: 28 g
  • Lif: 4 g
  • Şeker: 0 g
  • Protein: 5 g

Karbonhidratlar

Bir kase pişmiş yulaf yaklaşık olarak 30 gram kadar kompleks karbonhidrat sağlar. 4 gram kadar life sahiptir ve şeker ilavesi de olmadığında pek çok işlenmiş kahvaltılık gevrekten daha sağlıklı bir seçenek haline gelir.

Yulaf ezmesinin glisemik endeks değerinin 57 olduğu tahmin ediliyor ancak glisemik yükü 11 civarında. Görece düşük glisemik bir gıda olarak görülmektedir. Yulaf ezmesinin tanecik boyutları ne kadar büyük olursa, glisemik değeri de o kadar düşük olur. Örneğin un haline getirilmiş yulaf tanelerinin glisemik endeks değeri çok daha yüksektir.

Yağlar

Yulafta porsiyon başına 2.5 gram gibi oldukça düşük oranda yağ bulunur. Yulafta bulunan yağlar çoğunlukla çoklu doymamış ve tekli doymamış yağ asitlerinden oluşurlar ve çok az miktarda doymuş yağ vardır.

Protein

Yulaf iyi bir protein kaynağıdır. Porsiyon başına 5 gram kadar protein sağlar. Çoğu bitkisel gıdada olduğu gibi beden tarafından ihtiyaç duyulan tüm temel amino asitleri sağlanaz. Yine de günlük protein alımınızda artışa yardımcı olur.

Vitamin ve Mineraller

Yulaf iyi bir manganez kaynağıdır ve manganez antioksidan enzimlerin önemli bir bileşeni olduğu gibi, kemik gelişiminde, glukozun üretiminde ve parçalanmasında da rol oynar. Yulaf aynı zamanda iyi bir demir, magnezyum, çinko ve selenyum kaynağıdır.

Yulafın Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Yulafın sağlığa pek çok faydası olduğu uzmanlar tarafından belirtiliyor ve bunlar arasında tansiyonu düşürme, obezite ve tip-2 diyabet riskini azaltma da bulunuyor. Aşağıda bu tahılın temel faydaları var.

Kolesterolü Düşürebilir

Çalışmaların tekrar tekrar ortaya koyduklarına göre, yulaf kolesterol düzeylerinde düşüş sağlayabiliyor ve bu nedenle kalp hastalıkları riskinde de azalma gerçekleşiyor.

Kalp hastalıkları dünyadaki ölümlerin önde gelen sebepleri arasında yer alıyorlar ve yüksek kolesterol, özellikle de oksidize kötü kolesterol, bu konuda büyük bir risk faktörü.

Yulafın kolesterolü düşürebilmesinin temel sebebinin beta glukan içeriği olduğu düşünülüyor.

Beta glukan yağların ve kolesterolün emilimini yavaşlatabiliyor çünkü yediğiniz gıdaların viskozitesinde artışa sebep oluyor.

Bağırsaklarda kolesterol zengini ve karaciğerin sindirime yardımcı olmak için ürettiği safra asitlerine bağlanıyor. Beta glukan daha sonra bu asitleri sindirim yolu boyunca sürüklüyor ve sonucunda bedenden atılmasına yardımcı oluyor.

Safra asitleri normalde sindirim sistemi tarafından tekrar emilirler ancak beta glukan bu sürece engel oluyor, böylece kolesterol düzeylerinde azalma sağlıyor.

Otoriteler günde en az 3 gram kadar beta glukan tüketmenin kalp hastalıkları riskinde azalma sağlayacağını belirtiyorlar.

Tip-2 Diyabeti Önleyebilir

Tip-2 diyabet son senelerde çok daha yaygın hale geldi.

Bu hastalık kan şekerinin anormal şekilde düzenlenmesi ile kendini gösteriyor ve sebebi genelde insülin hormonuna karşı hassasiyetin azalması oluyor.

Beta glukan adı verilen çözünür lifler ise kan şekeri kontrolüne yardımcı oluyorlar.

Yulafta bulunan iyi miktardaki beta glukan, karbonhidrat zengini bir öğünün ardından hem glukozun hem de insülin tepkisinin düzenlenmesine katkı sağlayabiliyor.

Tip-2 diyabeti olan ve ağır insülin direnci olan insanlarla yapılan 4 haftalık bir beslenme çalışmasında yulaf ezmesi kan şekerini dengelemek için gerekli olan insülin dozunda %40 azalma sağlayabilmiş.

Çalışmalara göre beta glukanlar insülin hassasiyetini de iyileştirebiliyorlar, böylece tip-2 diyabetin gelişimini geciktirebiliyorlar. Ancak bu konudaki kanıtlar henüz tam olarak kesin değiller.

Haşlanmış tam yulaf düşük glukoz ve insülin tepkisine sebep olur ancak ne kadar işlenir ve un formuna yaklaşırsa, bu tepki artar.

Tokluk Sağlayabilir

Tokluk, enerji dengesinde önemli bir rol oynar çünkü açlık geri dönene kadar tekrar yemenize engel olur.

Tokluk sinyalindeki değişimlerin ise obezite ve tip-2 diyabet ile bağlantısı vardır.

38 yaygın gıdanın tokluk sinyalleri üzerindeki etkilerine dair bir değerlendirmede yulaf ezmesi üçüncü olmuş ve kahvaltılıklar arasında ise birinciymiş.

Beta glukanlar gibi suda çözünen lifler, midenin boşalmasını geciktirerek tokluk sağlayabilirler ve aynı zamanda tokluk hormonlarının salgılanmasında artış sağlarlar.

İnsanlarla yapılan çalışmalarda yulaf ezmesinin diğer kahvaltılık gevrekler ve diğer liflere göre daha fazla tokluk sağladığı ve iştahı azaltabildiği görülmüş.

Ayrıca yulafın kalorisi düşüktür ve lif içeriği ile diğer besin değerleri yüksektir. Bu nedenle kilo vermek istediğiniz bir diyete çok iyi bir ekleme olur.

Büyük Oranda Glutensizdir

Çölyak hastalığı olanlar veya gluten hassasiyeti olanlarda glutensiz beslenme tek çözümdür.

Yulaf glutensizdir ancak avenin adı verilen benzer bir proteine sahiptir.

Klinik çalışmalara göre yulafın orta düzeyde veya büyük miktarda tüketimi bile çölyak hastaları tarafından tolere edilebiliyor.

Yulafın gluıtensiz beslenmenin besin profilinde iyileşme sağlayabiliyor, hem mineral hem de lif alımında artış sağlıyor.

Ancak genelde aynı tesislerde üretildiği için gluten bulaşma riski her zaman vardır.

Bu nedenle çölyak hastalığı olanların sadece glutensizliği onaylanmış yulafları tüketmeleri daha doğru olur.

Sağlığa Başka Faydaları da Vardır

Yulafın bazı diğer potansiyel faydaları da vardır.

Altı aylıktan daha genç olan bebeklerde yulafla besin takviyesi yapmanın çocukluk astımındaki riski düşürdüğü belirtiliyor.

Ayrıca bazı çalışmalara göre yulaf bağışıklık sisteminde güçlenme sağlayabiliyor, bakteri, virüs, mantar ve parazitlerle savaşınızı daha kolay hale getiriyor.

Yaşlı yetişkinlerde yulaf kabuğu lifleri sağlığı iyileştirebiliyor ve laksatif ihtiyacında azalma sağlayabiliyor.

Yulafın Zararları Nelerdir?

Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Akademisi’ne göre, yulaf alerjisi belirtileri arasında ağız ve boğazda kaşıntı, kalp ritminde artış gibi problemler var ancak bunlar kişiye göre değişebilirler. Eğer yulafa alerjiniz varsa, yulaf içeren cilt bakım ürünleri ve gıda ürünleri konusunda dikkatli olmanız gerekir.

Potansiyel olarak üretim sürecinde diğer tahıllarla karışabilme ihtimalinden dolayı başka tahıllara alerjiniz varsa yulaftan da kaçınmanız gerekebilir. Alerji tavsiyeleri için uzmanınıza danışın.

Bazı insanlarda yulaf gibi ürünler nedeniyle lif alımının artması, gaz ve şişkinlik gibi sorunlar yaratabilir. Bu belirtiler genelde geçici olsalar da, bol su içerek, fiziksel olarak aktif kalarak ve lifleri zamana yayıp alarak bu olumsuz etkileri azaltabilirsiniz.

Sonuç Olarak

Yulaf dünyanın en sağlıklı tahıllarından bir tanesi ve pek çok vitamin, mineral ve bitkisel bileşen bakımından zengin bir gıda. Bu tahıldaki beta glukanlar adı verilen çözünür liflerin de sağlığa pek çok faydası var. Bunlar arasında kolesterolü düşürme, daha iyi kalp sağlığı, kan şekerinde azalma ve daha iyi insülin tepkisi bulunuyor.

Ayrıca yulaf çok doyurucu ve iştahı azaltıcı bir etkisi de olduğundan daha az kalori almanıza yardımcı olabilir.

Kaynaklar; 

https://www.webmd.com/diet/health-benefits-oatmeal#1

https://www.healthline.com/nutrition/foods/oats#benefits

https://www.verywellfit.com/oats-nutrition-facts-calories-and-health-benefits-4118577

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale