Şekerin dünyanın en bilinen uyuşturucusu olduğu doğru mu?

Bir uyuşturucu düşünün ki size keyif veriyor, enerji veriyor ve kolayca ağızdan alınıyor. Enjekte edilmesine, dumanının çekilmesine veya başka alışılmadık şekillerde vücudunuza nüfuz etmesine gerek yok. Katı veya sıvı, neredeyse birçok yiyecekle birlikte tüketilebilen, çocuklara verildiğinde çok derin bir keyif duygusunu harekete geçiren ve böylelikle kolayca bağımlılığa dönüşen bir madde… İşte bu maddenin adı şeker.

İlgili yazı: İşlenmiş şekeri bırakmanızı sağlayacak 6 ipucu

Şekerin insanın ağzında bıraktığı tat, uyuşturucunun yarattığı hisle aynı olabilir mi? Peki ya şekerin kendisi bir uyuşturucuysa? Bu uyuşturucunun aşırı tüketimi uzun vadede bazı yan etkilere neden oluyor ancak kısa vadede titreme, üşüme, konuşmada bozukluk, kendinden geçme, kalp atışlarında hızlanma, nefes alıp vermede zorluk gibi etkilere neden olmuyor. Ancak özellikle çocuklara verildiğinde, tüketildiği süre boyunca çocuğu mutlu ediyor, stresi azaltıyor, mutsuzluğu azaltıyor, dikkatini çekiyor ve heyecanlandırıyor, keyiflendiriyor.

seker-03-1280x720

Şekerle ilgili bu tartışmalar artmadan önce, ebeveynler yıllarca çocuklara şekerli gıdalar verildi. Meyve suları, pastalar, marketlerde satılan çoğu paketli ürün birer şeker deposu. En özel doğum günleri, tatiller, kutlamalar hep şekerli gıdalarla ödüllendirilmedi mi?

Şekeri, çağımızın beslenme düzeninde “masum bir keyif anı, hayatın stresinden kaçış fırsatı” olarak görenlerin aksine, gazeteci Tim Richardson bunun çocuklara istedikleri zaman, istedikleri kadar şeker yeme özgürlüğü anlamına gelmemesi gerektiğini savunuyor. Birçok ebeveynin, çocuklarının şeker tüketimini sınırlandırması gerekiyor.

İlgili yazı: Şeker Bağımlılığı: Tatlıya olan düşkünlüğümüzün altında yatan sebep ne?

Peki şeker gerçekten bağımlılık yapan bir madde mi, yoksa insanlar mı o şekilde davranıyor? Bu sorunun yanıtını vermek gerçekten de kolay değil. Nitekim kısa bir süre öncesine kadar beslenme uzmanları şekeri bir çeşit karbonhidrat olarak, yani besin zincirinin bir halkası olarak görüyor ve şekerin bir uyuşturucu gibi beyinde veya bedende nasıl bir mekanizmayı harekete geçirdiği bilinmiyordu. Bu konuda kısa bir araştırma yapıldığında da geçmişte şekerin uyuşturucu olarak görüldüğüne dair kayda değer bilgilere ulaşmak mümkün değil. Şekerin uyuşturucu olduğu konusunda şimdiye kadar yapılmış en önemli araştırmalar da farelere şeker verildiğinde onların tepkilerini gözlemleyen sonuçlara dayanıyor. Buna göre şeker, farelerde beynin ödül mekanizmasını harekete geçiriyor. Aynı mekanizma, uyuşturucu verildiğinde de harekete geçiyor. Ancak bazı otoriteler, böyle bir konuda farelerle insanların aynı şekilde değerlendirilemeyeceğini savunuyor.

İlgili yazı: Çocuğumuzu şeker bağımlılığından kurtarmak için ne yapmalıyız?

Araştırmalar henüz kesin bir sonuca varamasa da fazla şeker tüketiminin diyabet, insülin direnci, kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açtığı biliniyor.

şeker 03

Böyle ikircikli bir konuda, güvenli bir alanda kalmak her zaman için en ideali. Peki söz konusu şeker olduğunda, güvenli seviyede şeker tüketimi için bu seviyeyi nasıl belirleyebiliriz? Burada kişisel özellikler ön plana çıkıyor. Örneğin eğer siz günde üç defa şekerli içecek tüketiyorsanız, bunu zamanla 2’ye veya 1’e düşürmelisiniz. Çocuğunuz her gün dondurma yemek istiyorsa, ona sadece hafta sonları dondurma yiyebileceğini öğretmelisiniz.

Kaynak:
Guardian

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!