X

Roka Kaç Kalori?

Roka, biraz acı bir tada sahip yeşil yapraklı bir sebzedir. Biberimsi aromaya sahip olan yapraklarının besin değeri çok yüksektir ve içerisinde beta-karoten, C vitamini ve magnezyum gibi bulunan bazı temel bileşenler, bedenin organlarının doğru şekilde çalışmasına yardımcı olurlar.

Roka brokolinin görüntüsüne benzemese de, aslında aynı aileye ait bitkiler arasındadır ve brokoli, kara lahana ve brüksel lahanasının sağladığı pek çok faydayı sağlar. Görece ucuzdur ve pazarlarda kolayca bulunabilir. Evde yetiştirmesi de oldukça kolaydır.

Roka Kaç Kalori, Besin Değeri Nedir?

Yarım kase roka 10 gram kadar tutar ve bu miktar 2.5 kalori, 0.3 gram protein, 0.4 gram karbonhidrat ve 0.1 gram yağ sağlar. Roka mükemmel bir C ve K vitamini kaynağıdır.

  • Kalori: 2.5 kcal
  • Yağ: 0.1 g
  • Sodyum: 2.7 mg
  • Karbonhidrat: 0.4 g
  • Lif: 0.2 g
  • Şeker: 0.2 g
  • Protein: 0.3 g
  • C vitamini: 1.5 mg
  • K vitamini: 10.9 mcg

Karbonhidrat

Rokanın karbonhidrat düzeyi oldukça düşüktür ve porsiyon başına 1 gramdan az karbonhidrat sağlar. Ancak aynı aileye dahil olan pek çok sebzenin aksine porsiyon başına lif düzeyi de düşüktür. Fakat onu salataya katıyorsanız, muhtemelen yarım kaseden daha fazlasını tüketecek olursunuz. 2 kaselik çiğ roka, 0.8 gram kadar lif sağlayabilir.

Yağ

Yapraklı bir sebze olan roka neredeyse yağsız olarak görülebilir.

Protein

Rokanın protein oranı da düşüktür. Onu salatada kullanıyorsanız, salatanıza biraz da protein kaynağı eklemeniz doğru olacaktır. Bunun için hububatları veya beyaz et gibi et ürünlerini kullanabilirsiniz.

Vitamin ve Mineraller

Mikrobesinler, rokanın kendini gösterdiği esas şeylerdir. Beta karoten, C vitamini, folat, K vitamini ve magnezyum bakımından zengindir. İki kase çiğ roka, günlük A vitamini ihtiyacının %20’sini, K vitamini ihtiyacının %50’sini, C vitamini, folat ve kalsiyum ihtiyacının ise %8’ini karşılar.

Rokanın Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Sebze ve meyve tüketimi yüksek antioksidan, lif ve fitokimyasal içeriklerinden dolayı pek çok sağlık probleminin riskinde azalma sağlar.

Araştırmalara göre rokanın sağladığı temel faydalar şöyle:

Kanser Riskini Azaltır

Genel olarak sağlıklı ve sebze zengini bir beslenme insanların kanser riskini azaltır ancak çalışmalara göre belli grup sebzelerin kanser karşıtı etkileri daha fazla.

2017’de yapılan bir meta analize göre, daha fazla koyu yeşil yapraklı sebze tüketmenin toplam kanser riskinde ve ayrıca tüm ölüm sebeplerinde azalma sağladığı görülmüş.

Bu sebzelerde sülfür içeren glukosinolatlar bulunur ve bunlar bitkilerin acı tadının ve kanser karşıtı etkilerinin gücünden sorumludurlar. Beden glukosinolatları sülforafan gibi pek çok faydalı bileşene dönüştürür.

Araştırmacılar sülforafanların kanser hücrelerinin ilerlemesinde etkili olan HDAC adı verilen enzimleri önleyebildiğini belirtiyorlar. HDAC enzimlerini durdurma yeteneği, bu gıdaların gelecekte kanser tedavisinde kullanımını mümkün kılabilir.

Raporlara göre roka ve benzer sebzeler meme kanseri, kolorektal kanser, akciğer kanseri, prostat kanseri ve diğer kanser türlerinde risk azalması sağlayabiliyorlar. Ancak bu konuda araştırmalar çok sınırlı ve bilimadamlarının bu faydaları onaylamak için daha fazla yüksek kaliteli kanıta ihtiyaçları var.

Rokanın yanında brokoli, karnabahar, kara lahana, lahana, brüksel lahanası gibi benzer sebzeleri de tüketmeyi unutmayın.

Kemik Erimesini Önleyebilir

Rokada kemik sağlığı için önemli olan kalsiyum ve K vitamini gibi bazı temel bileşenler yüksek düzeydedir.

K vitamini kemik metabolizmasında rol oynar ve eksikliği kemik çatlağı riskinde artışa sebep olur. Yeşil yapraklı sebzeler, K vitamini için çok iyi bir kaynaktırlar.

Bir kase roka, 21.8 mcg kadar K vitamini sağlar ve bir yetişkinin günlük K vitamini ihtiyacının 80 mcg kadar olduğu belirtilir.

Yeterince K vitamini tüketmek kemik mineralizasyonunda rol oynadığı için kemik sağlığını iyileştirmeye yardımcı olur. Böylece kemiklerin kalsiyumu daha iyi kullanmaları ve atmaları mümkün olur.

Roka bireylerin günlük kalsiyum ihtiyaçlarını karşılamaya da yardımcı olur ve kase başına 32 mg kadar kalsiyum sağlar. Kalsiyumun önerilen günlük alım miktarı yetişkinler için 1000 mg’dır.

Diyabet

Çeşitli çalışmalarda sebze tüketmenin tip-2 diyabet geliştirme riskinde azalma sağladığı görülüyor. 2016 yılında yapılan bir değerlendirme çalışmasında yeşil yapraklı sebzelerin bu konuda özellikle fayda sağladıkları belirtiliyor.

Yapılan bir test tüpü çalışmasında rokanın farelerde iskelet kası hücrelerinde diyabet karşıtı etkilerinin olduğu belirtiliyor. Bu etki, hücrelerin glukoz emilimlerinin uyarılması sayesinde elde edilmiş.

Ayrıca roka ve diğer yeşil yapraklı sebzeler iyi bir lif kaynağıdırlar ve lifler de kan glukoz düzeylerinin düzenlenmesine, insülin direncinin azalmasına yardımcı olabilirler. Yüksek lifli gıdalar insanların daha uzun süre tok kalmalarını sağlar ve böylece aşırı yeme alışkanlığı da önlenebilir.

Kalp Sağlığı

Sebze tüketiminin kalp sağlığı üzerinde önemli etkileri vardır.

2017 yılında yapılan bir meta analize göre, yeşil yapraklı sebzeler bakımından zengin bir beslenmenin kalp damar hastalıkları riskinde azalma sağladığı görülüyor.

Buna ek olarak 2018 yılında yapılan bir çalışmaya göre, yeşil yapraklı sebzeler bakımından zengin bir beslenme, yaşı ileri kadınlarda damar tıkanıklığını azaltma konusunda faydalı olabilir. Damar tıkanıklığı damarlarda plak birikiminden kaynaklanır ve bireylerde kalp damar hastalıkları riskinde artışa sebep olur.

Bu sebzelerin kalbi koruyucu etkileri, faydalı bitkisel bileşenlere yüksek oranda sahip olmalarından kaynaklanabilir.

Rokanın Sağlığa Zararları ve Riskleri Nelerdir?

Tıp literatüründe özellikle polen alerjisi olanlarda bazen rokaya karşı alerji olabildiği belirtiliyor. Eğer mevcut veya potansiyel bir gıda alerjisinden endişe duyuyorsanız, doktorunuza ulaşın.

Eğer kan sulandırıcı alıyorsanız, gıdalardan sürekli olarak aynı miktarda K vitamini almanız önemli olur. Bu nedenle rokayı beslenmenize katmadan önce doktorunuza danışmanız gerekir.

Hastalıkları önlemek ve sağlıklı kalmak için gıda seçerken, genel olarak beslenme düzeninize dikkat etmeniz gerekir. Bu yüzden belirli gıdalara yüklenmek değil, dengeli bir beslenme oluşturmak ve bol çeşitlilik katmak gerekir.

Roka Nasıl Tüketilebilir?

İnsanlar taze rokayı genelde salatalara katarlar ancak makarnaya, yemeklere, soslara ve diğer sebzeleri yanına da çok yakışır.

Kara lahana gibi benzer ürünlere göre daha hızlı sote olur. Ancak acımsı tadından dolayı aromasını ıspanak gibi sebzelerden daha fazla korur.

Biberimsi aromasından dolayı genelde yanına daha yumuşak bitkiler katılır. Dereotu veya maydonoz oldukça yakışır. Bunun yanında farklı yemeklerin üstüne de biraz serpilebilir, hamurişlerinin üzerine güzel gider.

Onu günlük rutininize katmak için şu yöntemlerden de faydalanabilirsiniz:

  • Omletinize bir miktar taze roka katın
  • Meyve suyunuza veya smoothienize blenderdan geçirerek koyabilirsiniz
  • Zeytinyağıyla biraz soteleyebilir, karabiber ve peynirle süsleyebilirsiniz. Bunu haşlanmış patatesle yemek çok iyi bir kombinasyon olur.
  • Sandviçlere ve dürümlere de eklenebilir.

Sonuç Olarak

Roka acımsı ve yeşil yapraklı bir sebzedir ve pek çok benzer sebzeye benzer faydalara sebep olur. Besin içeriğinin yüksek olması, onu pek çok beslenme türünde mükemmel ve sağlıklı bir katkı haline getirir.

Yeşil yapraklı sebzeler bakımından zengin bir beslenme, kalp damar hastalıkları, obezite ve kanser gibi çeşitli sağlık problemlerini önleme konusunda yardımcı olur. Ancak onu her zaman dengeli bir beslenme içerisinde tüketmeyi ve sadece ona odaklanmamayı unutmayın.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale