X

Menopozdaki 4 kadından biri, iş yaşamını bozan şiddetli semptomlar yaşıyor

Dünya genelinde her yıl yaklaşık 47 milyon kadının menopoza girdiği tahmin ediliyor. Menopoz dönemindeki kadınların yaklaşık yüzde 25’i; bu süreçte yaşadığı semptomların iş yaşamlarını “ciddi biçimde bozduğunu” ifade ediyor. En sık karşılaşılan sıkıntılar ise işte konsantrasyon kaybı, performansta düşüş, işe devamsızlık, bazı durumlarda işten ayrılmayı düşünme şeklinde sıralanıyor. 18 Ekim Dünya Menopoz Günü nedeniyle Astellas Türkiye ofisinde düzenlenen “Menopoz Farkındalık Sohbetinde”, konuşulamayan ve paylaşılamayan tüm yönleriyle menopoz süreci ele alındı. Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği Başkanı Prof. Dr. Fatih Durmuşoğlu’nun konuşması ve yaşam koçu & oyuncu Ayşe Tolga’nın nefes çalışmasıyla başlayan etkinlikte, Astellas Türkiye’nin “Menopoz Dostu Kurum Manifestosu” açıklandı. Manifestoyla gerek kurum içindeki çalışanları desteklemek, gerekse iş dünyasında farkındalığın artmasına öncülük etmek amaçlanıyor.

Kadınlar ömrünün 3’te birini menopoz döneminde geçiriyor

Toplantıda menopoz döneminde görülen semptomlar ve günlük yaşama etkileri hakkında Astellas çalışanlarına bilgi veren Prof. Dr. Fatih Durmuşoğlu, “Günümüzde ortalama kadın ömrü 80’li yaşlara ulaştı ve kadınlarımız ömürlerinin yaklaşık üçte birini menopoz döneminde geçiriyor. Bu dönemi yalnızca adet kanamasının sona ermesi olarak görmek doğru değil; aslında kadının yaşam kalitesini doğrudan etkileyen çok sayıda belirti ve sağlık ihtiyacının bir araya geldiği yeni bir evreyi ifade ediyor. Menopozda en sık karşılaşılan yakınmalar arasında sıcak basmaları, gece terlemeleri ve uyku bozuklukları yer alıyor. Araştırmalar, kadınların yüzde 80’ine kadarında bu vazomotor semptomların görüldüğünü ve ortalama 7–10 yıl kadar sürebildiğini ortaya koyuyor. Bu şikayetler yalnızca bireysel konforu azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda iş yaşamını, sosyal ilişkileri ve aile içi sorumlulukları da olumsuz etkileyebiliyor.

Menopoz sürecinde östrojen hormonunun azalması, beynin ısı düzenleme merkezindeki nöronal dengeyi bozarak bu ani sıcak basmalarına yol açıyor. Dolayısıyla bu dönemde yaşanan sorunlar ‘normaldir, katlanılmalıdır’ diyerek geçiştirilemez; bilimsel olarak açıklanabilir ve yönetilebilir yakınmalardır. Modern tıp, hem hormonal hem de hormonal olmayan seçeneklerle bu semptomların hafifletilmesine imkân sağlıyor.

Günümüzde kadınlarımızın güvenilir bilgiye ulaşmaları, hekimleriyle açık bir şekilde konuşmaları ve kendilerine uygun kişisel çözümler geliştirmeleri büyük önem taşıyor. Menopozu kendi haline, ‘doğal gidişatına’ bırakmak modern tıp anlayışıyla bağdaşmıyor. Menopoz hekimliğinin amacı kadının yaşam kalitesini yükseltmek, onu iş ve sosyal hayatta daha üretken ve mutlu kılmaktır. Bu nedenle kadınların bu dönemde komşuların, tanıdıkların tavsiyesiyle değil; alanında uzman hekimlerle görüşerek doğru bilgiye ve etkin tedavilere ulaşmaları gerekir. Menopoz bir son değil, bilinçli yönetildiğinde sağlıklı ve güçlü bir yaşam evresine açılan yeni bir başlangıçtır.” dedi.

Damgalama ve sessizlikle mücadele edeceğiz

Astellas Türkiye Genel Müdürü Nilay Tarr ise “Menopoz Dostu Kurum” olarak çalışanlarına yönelik geliştirdikleri yeni yaklaşımı anlattı. Menopozun hala bir tabu olarak görüldüğünden çalışanların sessiz kaldığını belirten Nilay Tarr, şunları söyledi: “Menopoz dönemindeki kadınlar hala yaşadığı zorlukları gizlemeyi tercih ediyor ve kendilerini yalnız hissedebiliyor. Oysa işverenlerin sessizliği kırması, kadınların sesini duyması ve menopoza duyarlı politikalar geliştirmesi hem çalışanların sağlığı hem de kurumların sürdürülebilirliği için kritik öneme sahip. Bu nedenle hayata geçirdiğimiz “Menopoz Dostu Kurum” anlayışının, tüm çalışanlarımızın menopozu ve etkilerini anlamasını sağlayarak uzun vadede bu tabuyu yıkmayı ve sessizliği durdurmayı amaçladığını kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bu süreçte kadın çalışanlarımızın kendini yalnız hissetmeden destek alabilmesini sağlamak birinci önceliğimizi oluşturuyor.  Yöneticilerimizi bu konuda duyarlı ve empatik iletişim kurabilecek şekilde geliştiriyoruz. Çünkü biliyoruz ki menopoz belirtileri geçici, ancak çalışanlarımızın kurum içindeki varlığı kalıcı ve değerlidir.”

Kadınların yüzde 36’sı menopoz sürecinde olumsuz etkileniyor

Araştırmalara göre menopoz sürecindeki kadınların yalnızca yarısı yaşadığı semptomlar için bir tedavi arayışına giriyor. Menopoz semptomlarına bağlı iş gücü kayıplarının ise yılda milyarlarca doları bulduğu bildiriliyor. “Bu yalnızca bireysel değil, kurumsal düzeyde de ele alınması gereken bir gerçek” diyen Astellas Türkiye Genel Müdürü Nilay Tarr, sözlerine şöyle devam etti: “Menopoz tümüyle doğal bir süreç, bir kadının bu nedenle işinden uzaklaşması ya da hayatının olumsuz etkilenmesi kabul edilemez. Çalışanlarımızı bu dönemde desteklemek; yalnızca onların yaşam kalitesini ve iş verimini artırmakla kalmaz, aynı zamanda kurumun cinsiyet eşitliğine ve kapsayıcılığa olan bağlılığını da gösterir. Menopozu konuşmak, anlamak ve desteklemenin; sadece kadınların değil, tüm iş dünyasının ortak sorumluluğu olduğu inancındayız. Bu konuda öncü olmanın gururunu yaşıyor, bu sesin çoğalarak iş dünyasında yankılanmasını hedefliyoruz.”

Menopoz sürecinde kadını iş hayatında tutacak stratejiler 

Kadınların en verimli dönemlerinde erkeklere göre daha erken emekliliğe ayrılmak ya da işinden uzaklaşmak zorunda kalmasına karşın, menopoz dönemindeki kadını iş hayatında tutabilmek için belli başlı stratejiler geliştirdiklerini belirten Astellas Türkiye Genel Müdürü Nilay Tarr, öncelikli atacakları adımları ise şöyle sıraladı: “İlk olarak açık iletişime dayalı, çalışanların semptomlarını çekinmeden paylaşabileceği bir kültür oluşturmamız önemli. Bugün başlattığımız menopoz farkındalık programlarını sürdürerek kurum içinde bu konuda açıkça konuşulabilen bir ortam yaratmayı hedefliyoruz. Esnek çalışma saatleri ile her yerden çalışma imkanı sağlamak, sağlık sigortasında menopozla ilgili tedavi ve danışmanlık hizmetlerinin yer alması gibi kolaylıklar da gündemimizde. Yöneticilere ve çalışanlara eğitim vererek önyargıların önüne geçebilmek mümkün. Ötekileştirici söylemlere karşı sıfır tolerans politikasını benimsiyoruz. Bununla birlikte Astellas’ta uzun süredir çalışan odaklı, cinsiyet gözetmeyen uygulamalarımız sayesinde üst üste 5 yıldır Great Place to Work unvanıyla taçlandırıldığımızı da belirtmek isterim.” 

Menopoz Dostu Kurum Manifestomuz:

Menopoz, çoğu zaman sessizlikle geçiştirilen, aslında toplumun her kesimini ilgilendiren doğal bir yaşam dönemidir. Bu dönem, yalnızca kadınların yaşadığı bireysel bir deneyim değil, ekiplerin, ailelerin ve toplumun birlikte yaşadığı bir gerçektir. 

Sessizliği kırmanın ve menopoz hakkında konuşmanın zamanı geldi.

  • Biz, menopoz dönemindeki bireylerin yanında olmayı; empatiyi, desteği ve kapsayıcılığı güçlendirmek istiyoruz.
  • Farkındalık eğitimleriyle yalnızca kadınların değil, erkeklerin de menopozu anlayıp konuşabilmesini desteklemeyi; çalışma ortamlarında esnek ve kapsayıcı uygulamaları yaygınlaştırmayı taahhüt ediyoruz.
  • Sessizliği kırmanın ötesinde, bu sesi büyüterek iş dünyasında değişimin öncüsü olmayı hedefliyoruz. Menopoz Dostu Şirket olarak, menopozu konuşabildiğimiz bir iş kültürünün, herkes için daha güçlü ve kapsayıcı bir geleceğin başlangıcı olacağına inanıyoruz. Çünkü biliyoruz ki bizim için menopoz belirtileri geçici, ancak çalışanlarımızın kurum içindeki varlığı kalıcı ve değerli.

Kaynaklar: 

  • How To Tackle Sleep Concerns In Peri-And Post-Menopausal Women. Canadian Women’s Health Today
  • Geraci, S., Kuokkanen, S., & Banks, E. (2024). Non-hormonal management of vasomotor symptoms of menopause
  • Menopause is not just hot flushes and periods stopping
  • What do working menopausal women want? A qualitative investigation into women’s perspectives on employer and line manager support.
  • Kenneth Hill, The demography of menopause, Maturitas
  • Türkiye İstatistik Kurumu Hayat Tabloları
  • Non-hormonal management of vasomotor symptoms of menopause
Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale