X

İş yerinde aşk

İş Yerinde Aşk Yaşayanlardanmısınız?

Hepimiz hayatlarının büyük bir kısmı işte geçiyor. Sosyal hayatın bile sekteye uğradığı bu yoğun tempolarda, yeni bir çevre ya da hobi bile edinmek zor iken, özel hayatlarımıza birini almamız oldukça zor olabiliyor.

İçinde bulunduğumuz iş ortamı, çoğu zaman duygusal boşuk anlarında yardımımıza koşuyor ve böylece, bizler çalıştığımız iş yerinde,  potansiyel partner olabilecek kişileri belirliyoruz. Tabi, bu durumun birçok eksisi ve artısı oluyor. Kimileri profesyonel bir iş hayatında aşk yaşamayı kendince etik bulmazken, kimileri bu durumu destekleyerek, bunun her iki taraf için de motive edici bir hal aldığını savunuyor.

En çok hangi sektörlerde ilişkiler yaşanıyor?

Yapılan araştırmalarda bu ilişkilerin en yaygın olduğu sektörler, tıp ve medya. Aslında, rutin iş hayatı ve bu hayatın içindeki çalışma arkadaşalarıyla çok sık birlikte olmak ve bundan ötürü paylaşımlarında fazla olması sonucu, insanların iş arkadaşlarıyla flört aşamasına geçmesi çok da anormal bir durum sayılamaz. Fakat bu durumun da getirdiği bazı negatif taraflar ve yanıltıcı durumlar olabilir. Yanıltıcı durum derken , örneğin yüksek bir pozisyonda çalışan kişi, çoğu zaman çalışanları tarafından çekici bulunur. Burada kişi ister istemez hiyerarşik düzenin kurbanı olabilir. Çünkü birçoğu bu kişiye karşı yakınlık gösterir, fakat hangisinin içten olduğunu hangisinin çıkar gözettiğini anlamak güçleşebilir.

Bir diğer olumsuz tarafı ise, iş yerinde başlayan ilişkiler için, diğerlerinin yapacakları dedikodular. Evet, belki bunun önünü kesemezsiniz ama yine de kulağınıza gelecek olan yorumlar muhtemelen hoşunuza gidecek türden olmayacaktır. Hele hele üstlerden biriyleseniz, bundan sonra, takdiri hak eden çalışmalarınızda bile torpilli damgasını yemeniz olasıdır.

İş arkadaşıyla ilişki, taraflara bir süre sonra bıkkınlık da verebilir. Ne de olsa iş, sosyal yaşam ve ev birbirinin aynısı olmaya başlar. Bu da bir nevi yaşamınızın her anını birlikte geçirmek anlamına gelir ki, bu bir zaman sonra sıkıntı yaratabilir.

Ayrılık sorunsalı

Tabi bu durumlarda olası ayrılıklar da büyük sıkıntılar yaratabilir. Neticede gününüzün çoğunu geçirdiğiniz iş ortamında, ayrılığın ardından sürekli burun burun olmak, kişide ciddi bir stres yaratabilir, bu noktada da, iş performansın da ciddi düşüşler yaşanabilir.

Bazı ilişkiler de ise biraz dikkatli olmak gerekir çünkü, bazıları sadece cinsel yakınlaşma isteğinden kaynaklanabilir, bu da gerçek bir ilişki isteyen tarafı hayal kırıklığına uğratır.

Fransız yazar Loick Roche’nin piyasaya sürdüğü son kitabı, “Cupidon au travail” (İşyerinde Eros ya da Eros İşbaşında) da, bu konuyu işliyor. Roche, kitabında daha çok iş yaşamında ki cinsel ilişkiler üzerinde duruyor ve Fransa’da yapılan bir anket sonucunda, ortaya bir denklem çıkartıyor. Buna göre; kişi, iş yerinde geçirdiği her 7 senede bir, kendine bir partner buluyor. Ve bu partneri bulabilmek için de aşağı yukarı 40 kişiyle yakınlaşması gerekiyor. Roche bu denklemin adına da,  kitabın isminde de görüldüğü gibi “Eros Kanunu” diyor.

Tüm bu saydığımız olumsuzluklar bir yana, iş arkadaşıyla ilişkinin pozitif ve eğlenceli tarafları da yok değil. Bir kere her şeyden önce, sabah uyanıp işe hazırlık yaptığınız vakit, kendinize çok daha özen gösterirsiniz. Saçınıza, makyajınıza, kıyafetlerinize daha önem verirsiniz. Bu da iş motivasyonunuzu büyük ölçüde arttırır. Müşteriler ve meslektaşlarla olan ilişkiler gelişir. Ayrıca iş ile ilgili herhangi bir problemde sizi en iyi anlayacak kişi yine o olacaktır. Mesai saatlerinde bilgisayar başında birbirine yollanan e-mailler, mesajlar da bu ilişkinin en keyif veren yanlarından biridir.

İş yerinde aşk temasını işlerken, sizlere ilk akla gelen artı ve eksileri vermeye çalıştık. İster evet ister hayır deyin, her ne olursa olsun yine de iş aşklarının heyecanlı ve cezbedici bir tarafı var. Her ilişkide olduğu gibi sonu ya hüsran ya da mutluluk, seçim sizin…

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale