İnsanların aklından geçen düşünceleri gerçekten okuyabilir miyiz?

Kulağa ne kadar hoş geliyor, düşünce okumak. Düşünsenize karşınızdaki kişinin aklından geçeni okuyorsunuz; yalan mı söylemiş, kandırmış mı, duygularında samimi mi, anlamak. Güzel ama gerçekçi değil. Gerçekçi değil ama hep yapıyoruz. 

Her gün karşımızdakinin aklından geçenleri okuyormuş gibi tepkiler veriyoruz. “Sen beni sevmiyorsun, yalan söylüyorsun” diyerek tepkiler veriyoruz. Bu tepkilerimizi de sevdiklerimize veriyoruz çoğunlukla. Tanımadığımız insanların düşüncelerini okuyabildiğimize pek fazla inanmıyoruz. Onların aklından geçenleri tahmin ettiğimizi söylüyoruz ama sevdiklerimizin aklından geçenleri anladığımıza eminiz. Danışanlarıma hep bunu söylüyorum. İnsanları saatlerce dinliyorum. Arada nasıl olduklarını bana yazmalarını istiyorum, bütün bunlara rağmen onları ne kadar tanısam da akıllarından geçenleri okuyamıyorum. Hadi okuduk diyelim, yanlış okuduysak nasıl sonuçlar yaşarız? 

İnsanların aklından geçenleri tahmin ettiğimizi söylüyoruz ama sevdiklerimizin aklından geçenleri anladığımıza eminiz.

Diyelim ki sevgiliniz ile bir araya geldiniz. Yüzü asık, ağzından laf çıkmıyor, neşelendirmeye çalışıyorsunuz ve beceremiyorsunuz; ufak ufak cümleler kurup susuyor. Aklınıza hemen sabah tartışmış olduğunuz ve onun sizi üzmek için özellikle surat astığı düşüncesi geliyor. Söylüyorsunuz reddediyor. “Hayır, iş yerinde sorun yaşadım ondan dolayı böyle” diyor. Ama inanmıyorsunuz “ben senin neden yaptığını biliyorum, sabahki tartışmanın intikamını almak için yaptın” diyorsunuz. Bu yorum doğru değilse sevgiliniz bozulacak, daha da çok içine kapanacak ve sizin zaten onu anlamadığınızı söyleyerek tepki verecek. Karşılıklı bir iletişim kazası yaşamış olacaksınız. 

“İnsanları saatlerce dinliyorum. Arada nasıl olduklarını bana yazmalarını istiyorum, bütün bunlara rağmen onları ne kadar tanısam da akıllarından geçenleri bilemiyorum.”

Sonuç olarak insanların düşüncelerini okuma eğiliminden vazgeçin. Onların akıllarından geçenleri okuyamazsınız. İnsanlar sizin gibi düşünmeyebilirler. Yaşadıkları birçok şey onların düşüncelerini değiştirebilir. Aynı olay, başka bir zaman farklı tepkilere yol açabilir. Bunun yerine onun düşüncelerini sormak çok daha iyi bir yöntem. “Sorduğumda doğru cevap vermeyebilir” derseniz unutmayın, bunun nedeni cevaplarına verdiğiniz tepkilerin azlığı ya da çokluğudur. Bir şey söylediği zaman çok tepki veriyorsanız o zaman gerçek duygularını söylemeyecek ve saklamayı tercih edecektir. Halbuki onun söylediklerine çok tepki vermezseniz, düşüncelerini doğruca söyler ve siz de onun düşüncelerini okumak zorunda kalmazsınız.

İlginizi çekebilir: İnsan psikolojisini konu alan ilginç, eğlenceli ve düşündürücü 8 TED konuşması

Yazarın diğer yazıları için tıklayın. 

Psikiyatrist/Psikoterapist Sabri Yurdakul Psikiyatrist/Psikoterapist
Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu, 1992 yılında ise Ankara Numune Hastanesi'nden "Psikiyatri Uzmanlığı" diplomasını aldı. Uzmanlık eğitimi sırasında Hacettepe Üniversitesi Psikolojik Danışma ... Devam