X

Bahar temizliği konusunda doğru bilinen yanlışlar

Şehir merkezlerinde yaşayanlar, küçük evlere sığma konusunda yıllardır problem yaşıyorlar. Hayatınızın çeşitli dönemlerinden hatıra kalan birçok eşyayı saklamak istiyorsunuz ve sahip olduklarınız kocaman bir toz bulutu gibi birikmeye devam ediyor. Yeni eve taşınmak gibi bir durum söz konusu olmadığı sürece, fonksiyonunu yitirmiş eşyalara bir göz atıp evden çıkarmak gibi bir rutine ya da alışkanlığa sahip değilsiniz, hiçbirimiz değiliz. İş stresi, günlük hayat yoğunluğu ve yorgunluğu, zamanın kısıtlı olması gibi nedenlerle sürekli ertelediğiniz ev temizliği, “bahar temizliği” olarak artık yapmanız gereken bir ritüel. Peki, bahar temizliği konusunda yeterince dikkatli davranıyor musunuz? Gelin, sizler için derlediğimiz, hepimizin yaptığı hatalara ve yanlış düşüncelere bir göz atın:

Her gün birazcık temizlemek iyi olur

Bir gün orayı silip, bir gün buranın tozunu alırken aslında daha fazla iş yapmış oluyorsunuz; hatta kendinizi kısır bir temizlik döngüsünün içine sokuyorsunuz. Bir seferde her tarafı temizleyin.

Ben çok temiz, düzenli biri değilim; muhtemelen de hep böyle olacağım

İnsanlar kendileri hakkında ortaya koydukları negatif ibarelerden etkileniyorlar – özellikle de daha önce başkaları tarafından söylenmiş şeyler ise. “Ben çok düzensizim” ya da “Annem de tüm hayatım boyunca çok dağınık olduğumu söylerdi” gibi cümleler ile kendinize olumsuz mesaj veriyorsunuz. Davranış değişikliği, bu negatif imaja sıkışıp kalmama farkındalığını yaşarsanız gerçekleşir. Temizlik ve düzen karakteristik değildir, öğrenilip değiştirilebilir bir özelliktir.

Temizlik sadece bir zorunluluk

Temizlik sadece icraat değil, kişinin kafa yapısını değiştirmesidir. Ayrıca temizlik bir amaç değil araç olmalı. Görsellik ve temizlik başarılı olmanıza yardımcı olur; motivasyonunuzu artırır.

Çözüm depolayıp saklamak

Plastik kutular dağınıklığın ve karışıklığın tek çözümü mü? Yanlış. Depolamaya (saklamaya) odaklanmak hataya sürüklüyor ve artık gerekli olmayan, kullanmadığınız eşyaları (evinizde olduğunu artık siz hatırlamasanız bile) stoklamaya kadar gidiyor. Stoklamadan önce elden çıkarmaya bakın.

Her gün bir oda

Oda oda ayırmak bir işe yaramıyor, çünkü aynı tipteki objeler evin birçok yerinde stoklanıyor. Aynı tipteki eşyaları bir araya getirin, örneğin; kıyafetler, kitaplar, kalemler… Kategoriler halinde elden çıkarın, bir odadaki eşyaları toptan gözden geçirmeyin.

Temizliğin belirli bir sırası yoktur

Açık ve kesin bir sıra tabi ki var. Stoklama gibi anksiyete problemleri olanların da özellikle dikkat etmesi gereken bir sıralama yapılması şart. Duygusal bağınızın olduğu eşyalardan başlamayın. Veda etmesi en zor olanlar onlar olacağı için, en sona bırakmanızı öneririz.

Bir şeyi saklayıp saklamayacağım kullanılabilirliğine göre değişir

Bir eşyayı evden çıkarmanız için şimdiki, geçmişteki ya da gelecekteki kullanımının formülleştirilmiş, ölçülüp biçilmiş hesabını yapmanıza gerek yok. Eşyayla olan duygusal bağınızı da geri planda tutarak “neyi saklamam gerekiyor” üzerine odaklanmalısınız, “neyi atmam gerekiyor” değil. Sizi daha umut dolu, iyimser hale getiren, neşelendiren eşyaları saklamaya odaklanmak, negatif hisleri tetikleyen eşyaları atmaya odaklanmaktan çok daha iyi bir yaklaşım.

Temizlik yaparken sadece bozuk şeylerle uğraşmak gerekir, oldukları yerde kalsınlar

Kitaplıkta duran kitaplar gibi hep aynı yerde gördüğümüz eşyaları beynimiz hiçbir zaman atılacaklar kategorisine koymuyor. O nedenle, kitap da olabilir kıyafet de, tüm eşyaları yere koyup bakmanız iyi olacaktır. Bilinçli olun, her eşyayı tek tek incelerek saklayıp saklamamanız gerektiğine karar verin.

Bir şeyleri evde tutmak istiyorsam, bu o şeylerin hayatıma neşe katmasındandır

O tutunduğunuz ve atmaya kıyamadığınız eşyayı atmama nedeniniz, hayatınıza getirdiği neşe değil de sizin o objeye veda edememeniz olabilir. Konuya yakın bir başka örnek de aldığınız ama hiç giymediğiniz kıyafetleriniz. Üzerinizde iyi durmayan, ama mağazada çok güzel görünen o kıyafeti aldınız ve hayatınıza bir anlık mutluluk getirdi, bu yadsınamaz; ama o modelin/rengin/kalıbın size uymadığını fark ettiğiniz anda, o kıyafeti mutlaka evden çıkarın. Hem yeni kıyafetlere de yer açılmış olur.

Sadece içinde yaşadığım yer, daha fazlası değil

Yaşadığınız yerler zihninizin, ruh halinizin ve kendinize ne kadar iyi baktığınızın yansımasıdır. Dolayısıyla, darmadağın bir ev kişiyi sinirlendirebilir ve huzursuzluğa sebebiyet verir. Daha az verimli çalışıp, daha çok dikkat dağınıklığı problemi yaşarsınız. Evinizde ve iş yerinizde sakin, derli toplu bir alan olması, genel olarak kendinizi merkeze oturtmanız için bir temel sağlar. Unutmayın, evinizi düzenledikten sonra sırada hayatınız var.

Hem fiziksel çevrenizi hem de zihninizi düzenlemek için, bahar temizliği başlasın!

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale