2021’e hazırlanırken 10 altın bilgi: 8- Verimli bir yaşam için dinlenmeyi öğrenin

Dinlenmek, hepimizin çok iyi bildiğini düşündüğünü bir aktivitedir, fakat birçok insan yorgunluktan mustarip çünkü dinlenmek sadece uyumak için her gece yatağa gitmekten ibaret değildir. Hemen herkes, resim yapmak, yazı yazmak, dans etmek gibi becerileri öğrenmek için kurslara gider. Ancak bütün yaşam alanlarını etkileyen dinlenme aktivitesinin de pratik ve doğru bilgi ile geliştirilmesi gerektiğini pek azımız bilir. Aksine, dinlenmek pek de önemsemediğimiz ve kolaylıkla gözden çıkarttığımız bir eylemdir. Dinlenmek, bugüne kadar deneyimlediğinizden çok fazlası. Gelin birlikte ona daha yakından bakalım.

Bedensel ve zihinsel olarak rahatlamayı öğrenin.

Çiçek için su neyse beden için de hareket odur. Sadece geceleri uyumak için yatmak beden için yeterli dinlenmeyi yaratmaz. Gerçekten dinlenmek için bedeninizi düzenli hareket ettirmelisiniz. Koşabilir, yürüyebilir, tenis oynayabilirsiniz. Bununla birlikte, yaptığınız tüm fiziksel egzersizlerin yanına yogayı da dahil etmenizi öneririm. Yoga, bedeninizin ihtiyaç duyduğu güç ve esnekliği kazanmanıza yardımcı olur. Bununla birlikte, yoga zihin ve beden bütünlüğünüze katkı sağlayarak kendinizi çok daha temelden iyi hissetmenizi sağlar.

Beden için duş neyse zihin için de meditasyon odur. Bedeninizi hareketle dinlendirirken, zihninizi de düzenli meditasyon ile rahatlatmayı ihmal etmeyin. Zihniniz gerçekten dinlendiğinde yaşamı çok daha derinden dinleyebilir ve çok daha gönülden bağlantılar kurabilirsiniz.

Hareket ve meditasyonu yaşamınızda düzenli hale getirerek dinlenmenin daha önce belki de hiç yaşamadığınız derinliklerini deneyimleyebilirsiniz.

%80-%20 kuralını uygulayın.

Çok çalışırsak daha mutlu olacağımız gibi tuhaf bir inanca sahibiz. Bu sanırım içinde yaşadığımız çağın en büyük yalanlarından biri.

Bilimsel araştırmalara göre, evren %80’e %20 kuralı ile çalışıyor. Pareto ilkesi olarak da bilinen bu kural kabaca, çoğu olay için etkilerin %80’inin etkenlerin %20’si tarafından oluşturulduğunu söyler. Mesela, satışların %20’si, kazancın %80’ini oluşturur veya zamanımızın %80’inde giysilerimizin %20’sini giyeriz… 

Dolayısıyla, harcadığımız zamanın %80’i sonuçların %20’sini oluştururken, zamanımızın %20’si sonuçların %80’ini oluşturur. Yapmamız gereken istediğimiz sonuçların %80’ini oluşturan o %20’yi bulup onu yapmaya devam ederken zamanımızı tüketen etkisiz %80’i yapmayı bırakmaktır.

Yapmak ancak olma halinden doğduğunda etkilidir.

İki tür yapma hali vardır. Bunlardan biri bir dış faktör tarafından tetiklendiğiniz için yapmaktır. Bu yapma halinde bizi harekete yönelten dış faktör ortadan kalktığında yapma eylemi durur. Mesela, birini kıskandığımız için yaptığımız şeyler, bir korkumuz sebebiyle sürdürdüklerimiz, biri ile rekabete girdiğimiz için yaptıklarımız veya müdürümüz bizden talep ettiği için yaptığınız işler. Diğer yapma hali ise ilhamdan doğar ve bizi harekete geçiren enerjinin kaynağı dışarda değil bizim içimizdedir. Bu daha çok var olmak için yapmak gibidir. Kendimizi ifade etmek için yapmak…

İnsanların çok büyük bir kısmı ömürlerini bu ilk anlattığım yapma hali içinde tüketiyor. Ona birileri iş verdiği için iş yapıyor, yalnız kalmaktan korktuğu için mutsuz olduğu bir evliliği sürdürüyor ya da daha başarılı görünmek uğruna bir kurstan diğerine koşuyor. Olmak için dinlenmeye ihtiyacımız var. Olmaktan doğacak yapma eylemlerimiz de ancak böyle açığa çıkacak.
Başarılı, mutlu, huzurlu ve tatmin dolu bir yaşam yaratmaksa hayalimiz daha etkin dinlenmeyi öğrenmeli ve dinlenme becerimizi pratikle geliştirmeliyiz.

Beni daha yakından tanımak, atölye ve derslerime katılmak için www.digdemgirici.com websitemi ziyaret edebilir veya beni @digdemgirici Instagram hesabımdan takip edebilirsiniz. Ücretsiz haftalık ilham e-mail grubuma katılarak benden her hafta 1 kez ilham dolu bir e-posta almak isterseniz lütfen [email protected] adresime mesaj atın.

İlginizi çekebilir: 2021’e hazırlanırken 10 altın bilgi: 7- Yaşam kaliten için iletişimde ustalaş

Diğdem Girici Yoga Eğitmeni
İnanıyorum ki doğru bilgiye ulaşabilen ve bu bilgiyi hayatında doğru şekilde kullanmayı öğrenen her insan hayal ettiği yaşamı yaratabilir. İşte bu yüzden yazıyorum, yaşamımı ... Devam