Mutluluğun düşmanı olan 10 kötü alışkanlık

Bazı alışkanlıklar, kulağa pek “kötü alışkanlık” gibi gelmese de; sinsice hayatınıza sızar ve zaman içinde mutsuzluğa sürüklenmenize neden olur. Saydığımız bu 10 alışkanlıktan kurtulmak, yeni ve parlak başlangıçların müjdecisi olabilir:

Hedeflerinizi sürekli ertelemek

“Procrastination” diye de bildiğimiz erteleme hastalığı, verimliliğin ve dolayısıyla mutluluğun en büyük düşmanlarından biridir. Bu tuzağa düşmemek için hedeflerinizi küçük lokmalara benzetin ve kısa vadeli planlar yapın. Örneğin her gün, sadece o günün listesindeki işleri bitirmeyi hedefleyin.

Hayatı “ortalama” yaşamak

Eskilerin dediği gibi “Azıcık aşım, ağrısız başım” zihniyeti ile yaşamak, hayata karşı heyecanınızı kaybetmenize neden olabilir. Konfor alanınızdan çıkmayı ve risk almayı göze almazsanız, hayat sözlerinizin önünden akıp gider.

Sorunlardan kaçmak

Hayatınızdaki sıkıntılardan kaçmak için harcadığınız enerjiyi, hayatınızı olumlu etkileyecek şeyleri kovalamaya harcamalısınız. Ayrıca, hayatın getirdiği sorunları birer ders gibi algılamak ve bunlardan faydalanmak gibisi yoktur.

Kendinizi sabote etmek

Eğer sizi mutsuz eden bir döngüye girmişseniz ve bunun belirli bir sebebi yoksa muhtemelen kendinizi sabote ediyorsunuz demektir. Bir an bile beklemeden zihninize format atın ve yarını bile beklemeden her şeye yeniden başlamayı deneyin.

Kusurlarınızdan endişe duymak

Kusurlarınızı sevin. Çünkü kusurlarınız, sizi oluşturan bütünün en değerli parçalarındandır. Toplumun size dayattığı mükemmellik kalıplarına sıkışmak yerine, kendi kriterlerinize göre en iyisini yapmaya çalışın.

Her şeyi kontrol etmeye çalışmak

Kontrol sadece bir illüzyondan ibarettir! Her şeyi kontrol etmeye çalışarak yalnızca fazlasıyla öfkeli ve endişeli bir insana dönüşürsünüz. Bunu yapmak yerine planlı davranın ve kalan her şeyi akışına bırakın.

Başkalarını suçlamak

İstenmeyen bir durumla karşılaştığınızda hemen başkalarını suçlamak yerine önce kendinizi eleştirin ve varsa hatalarınızı düzeltin. Aksi halde, sürekli başkalarına saldıran yalnız biri olup çıkarsınız.

Olmadığınız biri olmaya çalışmak

Sosyal medya akışlarınızda gördüğünüz ve sürekli imrendiğiniz insan profillerine ya da başkalarına öykünmeyin. Kendi temel değerlerinizi belirleyin ve bu değerlerin sizin dünyanızı oluşturduğunu asla unutmayın.

Geçmişte ya da gelecekte yaşamak

Tarih boyunca kabul görmüş pek çok öğreti ve felsefeye göre koşulsuz mutluluğun en büyük sırlarından biri “anı yaşamak”tır. Çünkü ne geçmişi değiştirecek bir kudrete ne de gelecekteki olayların seyrini değiştirecek bir yetkiye sahibiz.

Sürekli şikayet etmek

En ufak olumsuzluktan ya da aksilikten şikayet edip durmak yerine, beden ve ruh sağlığınızın yerinde olmasından ötürü evrene minnetinizi sunun. Çünkü tüm bunlara sahip olmak, her gün yeni bir hayata başlayabilme lüksü demektir!

Kaynak: inc.com