Mükemmel olmadan da olduğum halimle kalabilme cesareti

Bir noktada fark ettim: Ben yorulmuyordum aslında. 

Ben kendimi yoruyordum

Daha iyisi olsun diye. Daha doğru, daha eksiksiz, daha “olması gerektiği gibi” olsun diye. 

Mükemmel olmaya çalışmak dışarıdan bakıldığında güçlü, disiplinli, hatta ilham verici  görünebilir. Ama içeride başka bir şey olur. Sessiz, derin ve yavaş bir aşınma. 

Zihin hiç susmaz. 

“Bir tık daha iyi olabilirdi.” 

“Bunu böyle yapmasaydım keşke.” 

“Henüz hazır değilim.” 

Beden bu fısıltıları kelimelerle değil, sinyallerle anlatır. 

Omuzlarda ağırlık. 

Boyunda sertlik. 

Nefesin fark etmeden kısalması. 

Dinlenirken bile gerçekten dinlenememek. 

Ruh ise en sona kalır. Çünkü ruh sabırlıdır. 

Ama o da bir gün geri çekilir. 

Hayattan keyif alma kapasitemiz azalır. 

Başardıklarımız bizi sevindirmez, sadece rahatlatır

Ve bu çok başka bir yorgunluktur. 

Mindfulness bana şunu öğretti: 

Mükemmeliyetçilik çoğu zaman gelişim arzusu değil, kendimize duyduğumuz  güvensizliğin kibar bir kılıfıdır. 

“Daha iyi olayım” değil aslında dediği: 

“Olduğum halimle yeterli değilim.” 

Ve işte bu cümle, zihinden bedene, bedenden ruha doğru iz bırakır. 

Farkındalıkla bakınca şunu da görüyorum: 

Mükemmeliyetçilik bizi ileri taşımıyorsa, bizi donmuş halde tutuyordur. Harekete geçmemizi değil, ertelememizi sağlar. 

Kutlamayı değil, eksik bulmayı öğretir. 

Oysa hayat “kusursuz ol” demiyor. 

Hayat “burada ol” diyor. 

Burada… 

Yaptığınla.

Yapamadığınla. 

Yarım kalanlarla. 

Deneyip vazgeçtiklerinle. 

Yeni bir mindset mümkün: 

Mükemmel olmaya değil, dürüst olmaya niyet etmek. 

Her anın en iyisini yapmaya değil, o an ne varsa onunla temas etmeye cesaret etmek. 

Bu kolay değil. 

Çünkü kontrolü biraz bırakmak gerekir. 

Çünkü bazen “yeter” demek, “daha fazlasını yapabilirdim” demekten daha rahatsız edicidir. 

Ama şunu deneyimledim: 

Kendimizi zorlamayı bıraktığımız yerde tembellik başlamıyor. 

Aksine, yaşam enerjisi geri geliyor. 

Zihin yumuşuyor. 

Beden gevşiyor. 

Ruh tekrar konuşmaya başlıyor. 

Mükemmel olmaktan vazgeçmek bir kayıp değil. 

Bir alan açma hali. 

Nefesin, bedenin ve ruhunun tekrar yan yana durabildiği bir alan. Belki de asıl mesele, orada kalabilme cesareti.

İlginizi çekebilir: Kendini seçtiğinde her şey değişir: Korkuya rağmen nasıl başlıyorsun?

Müge Güney
Merhaba Ben Müge Güney, Yin Yoga ve Meditasyon Eğitmeni aynı zamanda Master ThetaHealer ve Nefes Koçuyum. Turizm ve Hizmet Sektöründe uluslararası bir markada halihazırda ... Devam