Kendimize söylediğimiz yalanlara son: Yepyeni bir ‘’Kendim’’ hoşgeldin

Evet ister kabul edelim ister etmeyelim, hepimiz kendimize bir konu hakkında yalan söyleriz. Nasıl olur diye soracak olursanız bir dönüp bakalım kendimize: Aslında içimize sinmeyen şekilde davranan bir erkekle birlikte olmaya devam edip kendimize ‘Evet ben onu seviyorum ve o da beni seviyor dolayısı ile bir sorun yok’ diye yalan söylemedik mi? Veya yaptığımız pahalı bir çanta alışverişinde, o ay ödemek durumunda olduğumuz kiramız aklımıza gelince; ‘Ne olacak canım taksitle alıveriyorum, taksitlerimi bir bir öderim.’ diyerek kendimizi kandırmadık mı? Mesela bizi sürekli yalnız bırakan en yakın arkadaşımız olduğunu düşündüğümüz sevgili arkadaşımız, yine aynı şekilde davrandığında ve dönüp çok üzgün olduğunu söylediğinde, bile bile kaçıncı kez olmasına rağmen özrünü kabul ederek, kendimizi ve hislerimizi aslında ikinci plana atmadık mı?

İlgili yazı: Karşımızdakinin yalan söylediğini anlamanın 8 yolu

yalan söyleyen adam
Olumsuz sonuçları olmasına rağmen belli başlı sebeplerden dolayı sürekli olarak kendimize yalan söylüyoruz.

Kendine yalan söylemenin nedeni nedir?

Ve tabi ki bunlar gibi daha birçok örnek sıralayabiliriz buraya. Peki asıl sorumuz şu; neden kendimize bile bile ve içimizde bir ses bağıra bağıra ‘Yalan söylüyorsun’ dese de yalan söylemeye devam ederiz? Bunun farklı açıklamaları olabilir, birkaç önemli örnek ise şöyle:

Başkası ne düşünür inancı:

Bu anlayış ile sadece karşımızdakinin hislerine odaklanırız ve bunun sonucunda kendi kırgınlığımız ikinci plana atılmış olur.

Bir kerelik affetmekten bir şey olmaz inancı:

Bu anlayış aslında kelimelere dökülmemiş olsa da karşımızdaki kişinin sınırlarını genişletmesine, yani bize yaptığı davranışın sözel olmayan şekilde ‘’kabullenilebilir’’ olduğu algısını yaratmamıza sebep olur.

Tabi ki değişecektir inancı:

Bu anlayış ile çaba göstermiyor olduğunu görsek bile karşımızdaki kişinin değişeceğini bekleriz.

O da bana değer veriyor inancı:

Karşımızdaki insana değer veriyorsak aynının ondan da geleceğine ve onun da aynı şekilde düşüneceğine inanırız.

Peki bir şeylerin yanlış olduğunu, içimizde fırtınalar koptuğunu, yani kendimize yalan söylemekte olduğumuzu gözlemlediğimizde ne yapabiliriz? Temelde bu anları fark etmemiz, ilişkilerimizde büyük farklılık yaratacaktır. Öncelikle hoşumuza gitmeyen her türlü davranışı uygun şekilde kendimize yalan söylemek yerine sorumluluk alarak karşımızdaki kişiyle paylaşmalıyız. Bu durum yakın arkadaşımız, eşimiz ve hatta annemiz veya babamız ile meydana gelmiş olabilir. Fakat kendimize yalan söyleyerek devam edeceğimiz her süreç, daha sonra daha büyük patlamalar veya ilişkilerimizde alacağımız daha büyük yaralar ile sonuçlanacaktır.

Ertesinde ise, bu konuda birlikte ne yapabileceğimizi, bu süreci nasıl düzeltebileceğimizi veya karşımızdaki kişiye nasıl yardımcı olabileceğimizi detaylı olarak konuşabiliriz. Bizden gerçekten yardım talep etmesi durumunda mutlaka sağlam bir omuz olarak elimizden gelen yapmalıyız.

İşte ‘’kendimize yalan söylediğimiz’’ o küçücük anlar, bilinç altımıza attığımız, içimizde kötü enerjiler ile biriktirdiğimiz ve aslında görmeden geçti gitti dediğimiz o tüm kısa anlar daha sonra mutlaka bir enerji akışı olarak ortaya çıkıyor. Bu yüzden önce bugün ‘’hep kendimize dürüst olalım’’ ve kendimize yalan söylediğimiz bu an ‘’son’’ olsun.

Yepyeni bir ‘’kendim’’, hoşgeldin…

Pınar Özeken (Ulus)
2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini ... Devam