Hayatta yaptığımız planlara neden bağlı kalamıyoruz?

Hepimiz yeni planlar yapıyoruz, büyük bir heyecanla yeni bir şeye başlıyoruz ama sonra ne oluyorsa oluyor ve bu planlara sadık kalamıyoruz. Peki sizce bunun nedeni nedir? Disiplinsiz, sözünde duramayan veya kendi söylediklerine, kendi kendine verdiği sözlere hiçbir zaman inanmayan insanlar mıyız? Umutsuz vaka mıyız? Tek sevdiğimiz şey kanepede yayılıp bir şeyler atıştırmak mı?

Aslında o kadar da umutsuz vakalar değiliz. Yaptığımız planlara sadık kalmak için öncelikle sorunun kaynağına inmek gerekiyor. İşte planlara sadık kalmamamızın nedenleri:

1. Ciddiye almamak

Kendimize yeni bir söz veriyoruz, plan yapıyoruz ve bir şekilde bunun kolayca gerçekleşeceğini düşünüyoruz. Oysa geçmişteki tecrübelerimiz hiçbir şeyin çaba harcamadan, kolayca gerçekleşmeyeceğini kanıtlıyor. Birçoğumuz genellikle bir plan yaptığımızda ciddiye almıyoruz, yarım sözler veriyoruz.

Birçoğumuz genellikle bir plan yaptığımızda ciddiye almıyoruz.
2. Unutmak

Örneğin, kendimize her gün meditasyon yapacağımızı söylüyoruz, sabah oluyor ve verdiğimiz sözü unutmuş oluyoruz. Sonradan hatırladığımızda ise meşgul oluyoruz, vakit bulamıyoruz. Ertesi sabah tekrar unutuyoruz. Hatırladığımızda ise kendi kendimize hayal kırıklığına uğramış oluyoruz ve verdiğimiz sözü boş veriyoruz.

3. Rahatsızlık veya konforsuzluktan kaçmak

Egzersiz, sağlıklı beslenme veya edinmeye çalıştığımız yeni bir alışkanlık rahatsızlık hissi vermeye başladığında, ondan keyif almayı bırakıyoruz ve vazgeçmek için kendimize bahaneler türetiyoruz. Hayatta zorluklarla veya önemli görevlerle karşılaştığımızda, belirsizlikler olabilir. Bu belirsizliklerden kurtulmak için genellikle verdiğimiz sözden tamamen vazgeçeriz.

4. Şeytana uymak

Hepimizin etrafında ilgi çekici pek çok şey var. Sağlıklı beslenmeye çalışırken önünüze konan bir paket çikolata, yatağa gitmeye hazırlanırken televizyonda karşınıza çıkan eğlenceli bir program, meditasyon yapmak isterken çalan telefon bunların sadece birkaçı. Hepimiz zaman zaman bu çekici unsurlara teslim oluyoruz, şeytana uyuyoruz.

5. Rasyonelleştirmek

Bazen işler zorlaştığında, zihnimiz aslında o işten vazgeçmenin normal olduğunu söylemeye başlar. “Çok çalıştın, bunu hak ettin, bu sefer öyle olmayacak, bir kereden bir şey olmaz” cümleleri hepimize tanıdık geliyor. Bu rasyonelleştirme cümlelerine inanmaya başladığımızda, artık yaptığımız planlara sadık kalmak pek de mümkün olmaz.

6. Yeniden müzakere etmek

Bazen bir konuda söz veririz sonra onu gerçekleştirme zamanı geldiğinde bahaneler üretmeye, konuyu yeniden kendi içimizde müzakere etmeye başlarız. “Şimdi yorgunum, 5 dakika sonra yapacağım, bugün geçsin yarın yapacağım” cümleleri aslında bir şeyi yapmaktan kaçmak için üretilen bahaneler olarak gösterilebilir.

7. Yeni deneyimlerden hoşlanmamak

Her yeni şeye başladığımızda, hoşlanmadığımız bir nokta mutlaka vardır. Ancak bu şekilde ilerleyerek hiçbir şeyi gerçekleştirmek mümkün olmuyor. Bir deneyimi yaşarken, o deneyimin içindeki her unsuru sevmek zorunda değiliz.

8. Konunun önemini unutmak

Bazen bir konuda söz veririz, ne kadar önemli olduğunu kendimize hatırlatırız. Sonra aradan bir hafta geçer ve konunun önemini unuturuz.

Bazen bu engellere kolayca teslim oluruz ve verdiğimiz sözlerden vazgeçeriz.
9. Hayal kırıklığına teslim olmak

Bazen ideallerimiz ve beklentilerimiz gerçekleşmediğinde, hayal kırıklığına teslim oluruz. Oysa hayal kırıklıklarından ders alıp, yeniden başlamak gerekiyor.

10. Engellere takılmak

Hayatta her konuda engeller vardır. Bazen bu engellere kolayca teslim oluruz ve verdiğimiz sözlerden vazgeçeriz. Oysa bu engelleri kabul edip aşmak, her seferinde ilerlemek gerekiyor.

Kaynaklar:
Zenhabits
Huffington Post

 

İlginizi çekebilir: Yeni yıl için aldığınız kararlar hayatınızı gerçekten değiştirebilir

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!