Dünya önümüze serilse ve tek bir seçim şansımız olsa, neyi seçerdik?

“Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur. Düşmem dersin düşersin, şaşmam dersin şaşarsın. Öldüm der durur, yine de yaşarsın…”
Mevlana Celaleddin Rumi

İşte tüm mesele bu! Seçim yapabilmek ve öyle ki her şey önümüze serildiğinde, yani her olasılığı, her varlığı, her farklı durumu seçmek şansımız olduğunda biz neyi seçerdik? Ve tek bir şey seçmek şansımız olduğunda diğerini de istemeden, hem onu, hem diğerini diyerek elimizdekileri de görmezden gelmeden gerçekten neye sahip olmayı seçerdik?

Cevaplarımız oldukça çeşitli zannediyorum; güzel bir aileye sahip olmayı diyebiliriz, çok aşık olmayı da diyebiliriz, belki sonsuz bir mal varlığını da diyebiliriz, belki çok iyi bir tahsil hayatını seçebiliriz veya çok ama çok ünlü olmaktır hayalimiz… Peki bir de şöyle soralım, çok ünlü olup hayat boyu tek başımıza olacağımızı bilseydik yine de çok ünlü olmayı seçer miydik? Ya da çok zengin olup hayatımızda mutluluğu asla bulamayacağımızı, yani bize verilecek olan tek şey olan zenginlik ile seçmediğimiz mutluluğu hayatımızın sonuna kadar kaybedecek olduğumuzu bilsek yine zengin olmayı seçer miydik?

Biraz daha düşünelim öyleyse, eğer çok iyi bir aileye sahip olacağımız ama bunun yanında asla zengin olamayacağımız bize söylenseydi yine de bu seçimimizde ısrar eder miydik? Sevgiyi, huzuru, bir dilim ekmeği paylaşmayı, yeri geldiğinde gülüp yeri geldiğinde ağlamayı, bazen zorluklara isyan etmeyi ama çokça zorluklardan yılmadan, bıkmadan birbirimize sarılmayı ve en önemlisi samimi bir kalbi yanımızda hissetmeyi o sahip olmayacağımız tüm zenginliklere karşı yine de en büyük zenginliğimiz olarak görüp de tercih edebilir miydik?

Bir de diğer türlü düşünelim, hayatımızda bırakamadığımız neler vardır? Bir tek şey seçmek şansımız olsaydı karar vermemizi engelleyecek olan… Bırakamadığımız muhteşem arabamız mı, bırakamadığımız çok kazandıran işimiz mi, bırakamadığımız aslında gerçekten sevmediğimiz ama sırf varlığı iyi geliyor diye yanında kaldığımız uzatmalı sevgilimiz mi? Bırakamadığımız gösteriş mi, bırakamadığımız para mı, bırakamadığımız ev mi? Tek bir şey seçmek şansımız olsaydı ve sorumuz arabanız mı, eşiniz mi olsaydı neyi seçerdiniz? “Eviniz mi, hayatınızın sonuna kadar yalnız olmanız mı?” diye sorulsaydı cevabımız ne olurdu? Muhteşem banka hesabınız mı veya bir daha görmek, belki sohbet etmek şansına bile erişemeyeceğiniz o sevdiğiniz canım kadın/adam denilseydi neyi seçerdiniz?

İşte hayatımız aynen bu şekilde seçimlerden ibarettir. Dünya önümüze serilmiştir, görmemiz için, seçmemiz için, karar vermemiz için, daha iyi anlayabilmemiz için, ders almamız için, el vermemiz için, değer vermemiz için, kıymet bilmemiz için, bazen özlememiz, bazen özlemlerimize dayanamayıp “Ben ne yaptım? Özür dilerim” diyerek boyun eğebilmemiz için… Dünya gerçekten önümüze serilmiştir; “seçemeyen” bizleriz. Hem evi isteriz, hem mutluluğu, hem aşkı isteriz, hem parayı, hem sevmeyi isteriz, hem de hiç fedakarlık etmemeyi…

Dünyanın akışı bizim ellerimizde, bugün bir şey ama tek bir şey seçecek olsaydınız, bu hangi değer olurdu? Bozdurup harcayabileceğiniz bir çek mi, o paranın almaya gücünün yetmeyeceği sıcak bir yuva mı?

Karar bize kalmış!

İlginizi çekebilir: Bir “an” için yaşıyoruz: Ölmeden önce dönmek isteyeceğiniz an hangisi?

Pınar Özeken (Ulus)
2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini ... Devam