8 Mart Kadınlar Günü’nü bir gün değil her gün anlamına uygun kutlamak için öneriler

“Here’s to strong women. May we know them. May we be them. May ve raise them.” 

Her yıl 8 Mart’ta kutlanan Dünya Kadınlar Günü; kadınların başarılarının görünür kılındığı, adalet ve eşitlik mücadelelerinin desteklendiği, eşitlik ve özgürlüğün umut edildiği, dayanışmanın öneminin bir kez daha hatırlatıldığı, cesurca dile getirildiği ve kutlandığı bir gün.

8 Mart neden önemli?

1857’de New York’ta çıkan bir fabrika yangınında ölen kadınlar için hak arayışıyla başlayan ve 1977 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından global bir gün olarak kabul edilen 8 Mart; günümüzde kadınların toplumsal, ekonomik ve siyasi alanlarda görünürlük ve eşitlik istemini dile getirdikleri, oldukça özel bir gün.

Kadınlar, yaşamın her alanında -ve neredeyse her gün- cinsiyetçi tutumlara maruz kalıyor; iş yaşamındaki eşitsizlikler, cinsiyetler arası ücret farkı, kadına yönelik şiddet bunlardan yalnızca birkaçı. Son yüzyılda kadın hakları konusunda pek çok kazanım elde edilmiş olsa da, bu kazanımlar henüz yeterli değil. Oldukça etkileyici bir hikayeye ve güçlü bir mesaja sahip olan 8 Mart’ı, yalnızca kadınlara çiçek vererek ya da özlü sözler paylaşarak kutlamak ise hiç yeterli değil. Durum böyle olunca, biz de 8 Mart’ı adına ve anlamına yakışır bir şekilde kutlayabilmek için önerilerimizi bir araya getirdik.

Paylaşın, farkındalık yaratın

8 Mart, oldukça özel ve kutlanmaya değer bir gün. Sosyal medyada, ailenizle, iş ortamında, bulunduğunuz her yerde 8 Mart’ı kutlayın; 8 Mart hakkında konuşun; anlamını, önemini ve değerini anlatmaya çalışın. Çünkü farkındalık yaratmak, değişimin ilk adımlarından biri.

Somut aksiyonlar alın

Eşitsizlik, adaletsizlik ve haksızlığa karşı durmak; umudu, cesareti ve dayanışmayı yüceltmek için somut aksiyonlar almak da oldukça önemli. Değiştirmek istediğiniz şeyler için adım atın.

Kadının işgücüne katılımını destekleyin

Yüzyıllardır süren eşitlik mücadelesi bir yana; yalnızca pandeminin başlangıcından beri bile, kadınların hayatı oldukça zorlaştı. Pandeminin başlangıcıyla evdeki görünmez iş yükünü sırtlamak zorunda kalan kadınlar, daha zor koşullarda çalışmaya başladı, işten çıkarıldı ya da işlerini bırakmak zorunda kaldı. Yapılan araştırmalar, bu durumdan psikolojik ve ruhsal anlamda etkilenen kadınların oranının pek de az olmadığını gösteriyor. Pandemide kadınların %42’si ücret kaybı yaşadı*; diğer yandan kadınların %70’i ise bu dönemde kariyer gelişimlerinin sekteye uğramasından korkuyor**. 

 

 
 
 
 
 
View this post on Instagram
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 

A post shared by Doğadan (@dogadan_cay)

Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) 35 yıldır, kadınların ekonomik ve sosyal güçlenmesi amacıyla çalışıyor. Kadınların yaşamlarını iyileştirme çabalarına destek olmak ve yerel kalkınmadaki liderliklerini güçlendirmek üzere çeşitli programlar yürüten KEDV, Doğadan ile Kadınlara Özel Yeni Çay Serisi kapsamında bir işbirliği gerçekleştiriyor.

Doğadan’ın Kadınlara Özel Çay Serisinden satın alınan her bir paket, KEDV’e destekte bulunuyor. Kadınların iki özel döngüsünü kapsayan; Emziren Annelere ve Regl Dönemine Özel Çaylar ile siz de bu desteğin bir parçası olabilirsiniz.

Kadın girişimcileri ve kadın kooperatiflerini desteklemek, ihtiyaçlarınızı mümkün olduğunca bu markalardan karşılamak; yalnızca kadının işgücüne katılımını artırmakla kalmayıp, onlara geleceğe yönelik moral, motivasyon, umut ve güç verecek. KEDV işletmesi olan Nahıl’ın yanı sıra Hepsiburada’nın Girişimci Kadınlar’ı, Trendyol’un Güçlü Kadınlar Programı da, kadın girişimcilerin ürünlerine tek bir yerden ulaşabileceğiniz platformlar arasında. Eğer bir işverenseniz, ekibinizdeki kadınların sayısını artırmak da, kadınların ekonomik özgürlüğünü eline alarak güçlenmesini sağlamak için atabileceğiniz en etkili adımlardan biri.

Gelelim 8 Mart’ı daha da anlamlı kılabilmek için yalnızca 8 Mart’ta değil, her gün alabilececeğiniz aksiyonlara:

Kadınların daha iyi eğitim alabilmesi için adım atın

Eğitim, cesur, üretken, kendi kendine yetebilen kadınlar yetiştirmek için olmazsa olmaz. Maddi gücünüz varsa burs verebilir, kız çocuklarının eğitimi için kurulan derneklere bağış yapabilir, farklı bağış organizasyonları ve kermeslere katılabilir ya da gönüllü olarak sosyal sorumluluk etkinlikleri, kurumlar ve derneklerde yeteneklerinizi, bilginizi ya da deneyimlerinizi paylaşabilirsiniz.

Dilinizi değiştirin ve değişime katkıda bulunun

Toplumsal dil, cinsiyet eşitliğini farkında olmadan yaralayan en önemli şeylerden biri. Dilimizde yerleşik olarak kullanılan pek çok cinsiyetçi atasözü, deyim ve söylemleri kullanmamayı seçmek, kullananları mümkün olduğunda uyarmak, cinsiyet eşitliğine katkıda bulunmanın oldukça etkili bir adımı. Diğer yandan, çocuklarınızı ‘prenses kızlar’ ya da ‘delikanlı erkekler’ olarak değil; güçlü, adil, duyarlı, kendilerine ve başkalarına karşı saygılı olarak yetişmelerini önceliklendirmek de, doğumdan itibaren başlayan cinsiyet ayrımcılığını önlemenin yollarından biri. 

Kızkardeşlerinize yanlarında olduğunuzu hissettirin

Birlikte güçlü olduğumuzu, el ele verirsek tüm zorlukların üstesinden beraber gelebileceğimizi, umudu yeşertebileceğimizi hatırlayın ve tüm kızkardeşlerinize hatırlatın. Hayatınızdaki kadınlara onlara değer verdiğinizi gösterin, söyleyin, varlıklarını kutlayın. Öz güvenlerinin, öz sevgilerinin ve öz değerlerinin artmasına katkıda bulunun. Yalnızca kadınların değil, farklı cinsel yönelimlere ve cinsel kimliklere karşı yapılan ayrımcılığın da karşısında, hak mücadelelerinin destekçisi olun. Unutmayın; ya hep beraber, ya hiç birimiz.

8 Mart’ımız kutlu olsun!

Bu yazı Doğadan katkılarıyla hazırlanmıştır. 
**Deloitte tarafından 2020’de gerçekleştirilen “Salgının çalışan kadınlar üzerindeki etkisini anlamak” konulu araştırmaya göre.
***DİSK tarafından gerçekleştirilen 8 Mart 2021 tarihli “Covid-19 Döneminde Kadının İş Gücü Durumu” konulu araştırmaya göre.

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!
Advertisement