Moda blogger’larıyla tatil söyleşisi

Hepsi birbirinden tatlı, birbirinden güzel ve enerji dolu! Son zamanlarda isimlerini çok duyduğumuz moda blogger’larıyla İstanbul Fashion Week’in ardından küçük bir röportaj yaptım. Ne giydikleri, nereye gittikleri, ne yedikleri merak konusu olan bu güzel arkadaşlarım şimdi de nereyi gezdiklerini, bavullarına neler koyduklarını, tatil için nereleri tercih ettiklerini bizimle paylaştılar. Iconjane (Ferhan Talib), Billur Saatçi, Moda Cadısı ve Tuğçe Dadandı’nın kendi tarzlarındaki tatil rehberlerine bir bakalım bakalım…

Iconjane (Ferhan Talib)

Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj
Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj

Bundan üç buçuk yıl önce, ikimizin de “Ben burada ne yapıyorum yahu?” dediği bir ortamda tanıştık Ferhan’la. O anda orada bulunmaktan memnun olmasak ta iyi ki ordaymışız, iyi ki tanışmışız diyorum bugün. İşte tam o günlerde yeni açtığı bloğu www.iconjane.com , şu anda Türkiye’de en çok ziyaret edilen, en merak edilen bloglardan biri oldu. Siteye girdiğiniz anda müthiş profesyonellikle çekilmiş fotoğraflara, birbirinden renkli kıyafetlere ve iştah açıcı yemeklere kendinizi kaptırıp başka bir aleme çıkacağınızı söyleyebilirim. Iconjane hangi organizasyona katıldı, ne giydi, ne yedi, “Off ya yine Bozcaadaya’mı gitti?”  Derken bu sefer de Ferhan’ın seyahat stiline tanık olalım hep birlikte.

1- İstanbul’ da gitmeyi en sevdiğin (kendini en mutlu, huzurlu hissettiğin) mekan?

En sevdiğim yer yakın arkadaşım Duygu’nun evi : ) ama herkesin gidebileceği yer olarak sorarsan Nişantaşı sokaklarını ve Karaköy’ü seviyorum. Den Cafe ve Karabatak favorilerim.

2-Türkiye’de tatil için tercih ettiğin şehir? 

Bozcaada elbette. Bu yazın çoğunu da orada geçirdim. Sanırım Kaş da aynı kafada olduğundan çok sevebilirim ama henüz gitme şansım olmadı.

3-En çok etkilendiğin ülke/şehir? (İstanbul’da olmasam burada yaşarım diyeceğin, kendini en özgür hissedebileceğin ülke/şehir?)

Ailemin Türkiye dışında çoğunluğu Singapur‘da yaşadığı için oraya ayrı bir ilgim var ama yaşamak için seçecek olsam İstanbul’dan başka sadece New York düşünebilirim sanıyorum.

  • Bavulunun olmazsa olmazları?

Nereye gittiğime bağlı.  Alışveriş yapılacak bir yere gidiyorsam bavul bomboş olsa da olur…

  • Bir hafta tatile giderken yanına kaç kombin ( ya da kaç kıyafet ) alırsın?

14 kombin alırım, sabah akşam olmak üzere günde 2 kombin. Ama elbette kendi aralarında geçişli olurlar. 14 tamamen farklı kombin çok yük olur.

  • Giymeyeceğini bildiğin bir şey olsa bile onu yanına alır mısın?

Muhtemelen evet…

  • Backpack’le tatile gidebilir misin?

Geçen yaz başı 4 kız sadece 1’er sırt çantası ile 4 günlük tatile çıkmaya karar verdik. Kolay oldu diyemem ama başardık.

  • Yanına fazla kıyafet almaktan dolayı kaç kere ekstra ücret ödedin?

Giderken yanıma çok almaktan değil ama dönerken fazla alışveriş yapmış olmaktan dolayı çok kez ödediğim olmuştur. : )

Billur Saatçi

Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj
Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj

Kendisi gibi kahve bağımlılarının mutlaka göz atması gereken http://kahveaskina.tumblr.com/ un yaratıcısı. www.offnegiysem.comla 2010 Blog Ödülleri “En İyi Moda Blogları 3.’lüğü ünvanının sahibi. #gününkahvesi ya da #coffeoftheday hashtag’leriyle her gün kendi hazırladığı ya da kafelerde içtiği kahveleri twitter ve pinterest’ten de bizlerle paylaşan Billur’un yaratıcılığına hayran kalmamak mümkün değil. Ben “Acaba bugün ne içmiş?” diye bakarken, Billur’un inanılmaz sunumları içinde kayboluyorum her defasında.  Dur kahvesine bakayım, dur kıyafetine bakayım deyip dururken şimdi de dur tatiline bir bakayım diyelim…

1- İstanbul’ da gitmeyi en sevdiğin (kendini en mutlu, huzurlu hissettiğin) mekan?

İstanbul’da kendimi en huzurlu hissettiğim yer Beykoz Riva’daki Cam Ocağı. 2005 yılında burayı ilk keşfettiğimde, hemen kursa yazılıp, doğanın içinde kendimi cam yaparken bulmuştum. Evimi ve yaşadığım yer Teşvikiye‘yi de çok seviyorum.

2-Türkiye’de tatil için tercih ettiğin şehir?

Akyaka’ya 30 km uzaklıktaki Akbük, benim yeryüzündeki en huzurlu cennetim. Hala bakir, tertemiz, yerleşim olmayan, doğayla iç içe bir yer.

3-En çok etkilendiğin ülke/şehir? ( İstanbul’da olmasam burada yaşarım diyeceğin, kendini en özgür hissedebileceğin ülke/şehir?) 

Benim hayalimdeki şehir, bundan 10 yıl önce de aynıydı şimdi de aynı: Paris. 13 yıl Fransız ekolünde eğitim gördüğüm için belki de bu tutku.  Beni tanıyanlar Buenos Aires veya Londra’nın tam beni yansıtan bir şehir olduğunu söylerler. Bu şehirlere gitmediğim için hala Paris’te ısrarlıyım ama belli mi olur, ilerde yeni şehirleri keşfettikçe belki fikrim de değişir.

  • Bavulunun olmazsa olmazları?

Bavulumda olmazsa olmazlarım; not defterlerim, fotoğraf makinamın lensleri ve seyahat edeceğim yere ait önceden araştırıp topladığım notlar olur.

  • Bir hafta tatile giderken yanına kaç kombin ( ya da kaç kıyafet ) alırsın?

Her gün 1 sabaha, 1 akşama 1er çift kombin alırım ama tüm gün aynı şeyleri giyerim.

  • Giymeyeceğini bildiğin bir şey olsa bile onu yanına alır mısın?

Alırım, aklım onda evde kalacağına, yanımda taşımaya razıyım.

  • Backpack’le tatile gidebilir misin?

Sadece backpackle tatile gittiğim görülmedi ama bilgisayar ve fotoğraf makinam için backpack alırım.

  • Yanına fazla kıyafet almaktan dolayı kaç kere ekstra ücret  ödedin?

Hiç ödemedim. Fazla kilo oldukça kabin ve el bagajlarıma yüklendim.

Moda Cadısı

Türkiye’nin ilk moda blogger’larından biri, namı değer Moda Cadısı. İsmini ve yüzünü paylaşmayı tercih etmiyor. Sıkı bir Michael Jackson hayranı. Farklı tarzını,beğendiklerini, stilini takip etmek için Moda Cadısı’nın renkli dünyası http://modacadisi.blogspot.com/ ‘u mutlaka ziyaret edin derim… Deniz, kum, güneş aşığı Moda Cadısı’nın seyahat rehberine göz atalım…

1- İstanbul’da gitmeyi en sevdiğin (kendini en mutlu, huzurlu hissettiğin) mekan?

Deniz kenarı herhangi bir yer, deniz kenarında olmak beni sakinleştiriyor. Den Cafe çünkü herkes tanıdık. Karabatak sanki başka bir ülkedeymişim hissinden dolayı.

2-Türkiye’de tatil için tercih ettiğin şehir?

Şehir değil ama Bozcaada benim için her zaman özel. Kaş ve Çeşme‘yi de seviyorum.

Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj
Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj

3-En çok etkilendiğin ülke/şehir? ( İstanbul’da olmasam burada yaşarım diyeceğin, kendini en özgür hissedebileceğin ülke/şehir?)

Barselona için ben burada yaşarım dedim. Havası, insanları, mutfağı, enerjisiyle benim için yaşanacak bir şehir.

  • Bavulunun olmazsa olmazları?

Mevsimine bağlı olarak güneş kremi, düz ayakkabılar ve güneş gözlüğü.

  • Bir hafta tatile giderken yanına kaç kombin ( ya da kaç kıyafet ) alırsın?

Ben genelde yanıma ihtiyacımdan hep fazlasını alırım. Birbiriyle uyumlu parçalarla en az 10 kombin ve fazlasını genelde bulundururum.

  • Giymeyeceğini bildiğin bir şey olsa bile onu yanına alır mısın?

Alırım.

  • Backpack’le tatile gidebilir misin?

Backpack pek benlik bir şey değil 🙂

  •   Yanına fazla kıyafet almaktan dolayı kaç kere ekstra ücret  ödedin?

Daha çok alışverişten ödedim, fazla kıyafetlerim hiç bir zaman limiti aşmadı. 

Tuğçe Dadandı

Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj
Moda Tasarımcılarıyla Ufak Bir Röportaj

Başka bir sektörde başarıyla işini sürdürüyor, kendini bildi bileli moda onun en büyük tutkusu. Bir yandan kendi işi, bir yandan  http://www.tuucedadandi.com/, ve arkadaşlara da vakit ayırmalı, aile de candır… Bütün hepsine yetişmeye çalışırken bir de uplifers.com’a katılarak bizi sevindirdi. Ne iyi etti de aramıza hoş geldi! Böylece renkli, keyifli bloğunun dışında da ondan haberdar olabileceksiniz. İstanbul içinde gezmeyi çok sever de seyahat etmeyi sevmez mi? Bakalım nasıl seviyormuş…

1- İstanbul’ da gitmeyi en sevdiğin (kendini en mutlu, huzurlu hissettiğin) mekan?

Soruyu okuyunca 2 dakika düşündüm ve evim diye cevap verdim. Şakaaa.

Öğlen yemeklerinde ya da akşam ofisten çıkınca Teşvikiye’deki bir çok mekana gitmekten keyif alıyorum. The House Cafe Atiye ve Cookshop sık uğradıklarım arasında. Evdeysem ve fazla uzaklaşmak istemiyorsam randevularımı Astoria Kitchenette’e veriyorum. Yüksek tavanlı ve sakin bir şube olması orada zaman geçirmeme etken. Boğaz hattında yeni açılan La Boom ise son gözdem. Alışveriş ve sinema için Kanyon’a giderim. Beyoğlu benim için Otto ile özdeşleşmiş durumda. En sadık müşterilerinden biriyim. Cihangirde  kahvede, Galata’da Mavrada takılmayı seviyorum. Henüz Karaköy’ün hakkını veremiyorum ama orada özgün yerlerin olması bana uzaktan bile keyif veriyor.

Gece çıktığım zamanlarda İstanbul da eğlenecek mekan bulamamaktan yakınıp Anjeliquee tıpış tıpış geri dönüyorum(z). Corridor ise hafta içlerinde gitmekten tek keyif aldığım mekan. Onun dışında ofis masamda gerçekten mutluyum.

2-Türkiye’de tatil için tercih ettiğin şehir?

İzmir Çeşme’ye olan büyük bağımlılığımı bu sene kırdım. Farklı yerlere gitmeyi denemeye başladım. Ama bence en güzel tatili yine İstanbul’da yapıyoruz. Çalışmaktan, koşturmaktan, hayatın akışından nerede nefes aldığımızı unutuyoruz. Hangimiz hissetmiyor; köprülerden geçerken, kıta değiştirdiğimizi ve inanılmaz güzellikte bir şehirde yaşadığımız için ne kadar şanslı olduğumuzu?

3-En çok etkilendiğin ülke/şehir? ( İstanbul’da olmasam burada yaşarım diyeceğin, kendini en özgür hissedebileceğin ülke/şehir?) 

Henüz ziyaret etme fırsatım olmadı ama ruhum Londra’da yaşıyor. Sanki bütün hikayeler orada yaşanıyor hissiyatı veriyor bana.

  • Bavulunun olmazsa olmazları?

Bikini (yaz/kış fark etmez illaki bi kapalı havuz bulunur ) , saç maşam, düz tabanlı rahat bir ayakkabım.

  • Bir hafta tatile giderken yanına kaç kombin ( ya da kaç kıyafet ) alırsın?

Orta ölçekli bi valizi kapanana kadar zorlarım. Bir hafta çok uzuuuuuuun.

  • Giymeyeceğini bildiğin bir şey olsa bile onu yanına alır mısın?

Evet. Ya lazım olursa yanımda olsun dediğim bir çok şeyi yanımda taşırım.

  • Backpack’le tatile gidebilir misin?

Gidebilirim. Gittim de.

  •  Yanına fazla kıyafet almaktan dolayı kaç kere ekstra ücret  ödedin?

Ödemedim. Ödemem de.

 

Yazarın tüm yazıları için tıklayın.

Irmak Yazım
Irmak Yazım // 1987’de İstanbul’da doğdum ama kendimi Rio’da veya Havana’da doğmuş gibi hisseden değişik bir canlıyım. Rio’nun Irmak demek olduğunu hesaba katarsak çok ... Devam