Rahatlamanızı ve huzur bulmanızı sağlayacak 60 saniyelik bir egzersiz

Çoğumuz, yarısı kafamızın içindeki sonsuz düşünce akışında oradan oraya atladığımız, yarısı da şimdiki zamanın içinde, ne yaptığımızın kısmen farkında olarak geçirdiğimiz hayatlar yaşıyoruz. Bu içinde bulunduğumuz yarı bilinçlilik ya da zihinsel dağınıklık, tam anlamıyla dingin olmamızı engelliyor. Zihnimizin bir kısmı bulanık oluyor, stres ve kaygı üretiyoruz ve kendi yaratıcılık kaynağımıza ket vuruyoruz. Böyle bir haldeyken tam bir huzur ve rahatlamaya erişmemiz imkânsız. Buddha, bu dağınık zihin durumuna ‘maymun zihin’ diyor. Matt Valentine, bu konuyla ilgili derinlemesine bilgi ve bir egzersiz önerisi paylaşıyor, biz de Uplifers olarak sizlere sunuyoruz.

Maymun zihnimiz sürekli olarak bir fikirden diğerine zıplıyor. Bir şey düşünürken (zihnimiz), başka bir şey yapıyoruz (bedenimiz)

maymun zihin

İşten eve dönerken işi, daha sonra faturaları ve akşam yemeğini düşünüyoruz. Akşam yemeğine gelecek olan eski bir arkadaşınızı, daha sonra kızınızın ödevlerini, sonra en sevdiğiniz müzik grubuna ne olduğunu, sonra ‘bu akşam televizyonda ne vardı?’ sorusunu; bu liste böyle devam eder. En sonunda da eve geldiğinizde aynaya bakıp yorgun göründüğünüzü düşünürsünüz ve zamanın çok çabuk geçtiğini. Sonra da gün biter zaten.

Farkındalık, nazik bir biçimde zihni dinlendirir ve vücut ile aklı tek bir güç olarak birleştirir

Farkındalık sayesinde, işe giderken sadece bütün varlığınızla yolda olduğunuzu düşünürsünüz. Akşam yemeğini ya da patronunuza projeyle ilgili ne söyleyeceğinizi düşünmezsiniz. Bedeniniz yoldadır, zihniniz de rahattır.

rahatlama

Eve geldiğinizde çocuğunuzla vakit geçirirken, tam anlamıyla o anın içinde olursunuz; bölünmemiş ve dağınık olmayan bir zihinle çocuğunuza ihtiyacı olan dikkati verebilirsiniz. Farkındalıkla yaşamaya başladığınızda, sevdiklerinizin varlığını tam anlamıyla hissedebilir ve bunun keyfini çıkarabilirsiniz.

Fransa’daki Plum Village Manastırı’nda, gün içinde birçok kez çan çalar ve o çan sesi her duyulduğunda, manastırdaki herkes o an ne yapıyorsa bırakır ve sessiz bir şekilde durup, bütün dikkatlerini toplayarak nefes alıp vermeye odaklanırlar. Biz de, günlük yaşantımızda huzura ve rahatlamaya erişebilmek için aynı yöntemi kullanabiliriz.

Örneğin telefonunuzun alarmını kurun. Saat başı ya da her 2 saatte, 3 saatte bir çalacak şekilde bir alarmınız olsun ve alarm her çaldığında oturup, bir dakika boyunca nefes alış verişinizin farkında olun. Ne kadar yoğun olursanız olun, bir dakikalık bir egzersizi günlük koşuşturmanızın bir yerine sıkıştırabilirsiniz. Kendinize bahane bulmayın. Bunu, günlük tatil vaktiniz olarak düşünün. O bir dakika içinde zihninizi huzurlu ve sakin bir yere götürün. Geri döndüğünüzde kendinizi yenilenmiş hissedeceksiniz.

Ya da bunun için kendinize notlar yazın ve odanız, mutfağınız, arabanız, ofisiniz gibi her gün geçtiğiniz yerlere koyun. İster bir cümleyle hatırlatın ister bir şekille; önemli olan gün içinde farkındalığınızın ve dikkatinizin toplandığı bir süreye ihtiyacınız olduğunu size göstermesi.

Bu “farkındalık çanı”nı kullanarak kendinizi içinde bulunduğunuz zamana çekebilir ve her gün huzur ve sükuneti bulabilirsiniz.

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!