Politika, seks ve iş dünyasında ahlak(sızlık)

Günümüz dünyasında geçer akçe hırsızlık, yüzsüzlük, gözü doymazlık mıdır? Ahlak, din derslerinde öğrendiğimiz ve sonra hemen unuttuğumuz eskimiş bir olgu, etik ise birkaç köhne kuraldan mı ibarettir? Genç bir iş adamına verilecek ilk öğüt -kendisi de o zamanlar genç bir işadamı olan Emre Yılmaz’ın yazdığı gibi- “ruhunu satması” mıdır? 1952 doğumlu Amerikalı yazar, yayıncı ve danışman Eden Collinsworth, henüz Türkçeye çevrilmemiş olan Behaving Badly: The New Morality in Politics, Sex, and Business (Kötü Davranmak: Politika, Seks ve İş Dünyasında Yeni Ahlak Anlayışı) adlı kitabında işte bu soruların yanıtlarını arıyor.

Eden Collinsworth, yeni kitabında ahlak ve etik anlayışı sorguluyor

Değişen dünya düzeni ve dünyanın geri kalanının yaşamından anbean haberdar olabilme durumu, bakış açıları ve anlayışta değişimleri de beraberinde getirdi. Basitçe örneklemek gerekirse, boşanmanın kabul görmediği nesiller çok da uzağımızda değil, oysa şimdi kendimizi mutsuz evliliklere daha az mahkum hissediyoruz. Tüm örnekler huzur ve mutluluk dolu değil elbette… İş dünyası eskisine göre daha acımasız, daha az liyakata dayalı; yani hak ettiğinizi çalışarak almanız eskiye nazaran daha zor. Politikacıların içler acısı durumundan bahsetmiyorum bile…

Elbette tüm bunlar, dünyanın üssel olarak artan bir hızla kötüye gittiğini göstermiyor olabilir. Dünya hem doğal kaynaklar hem de halkların çekişmesi bakımından sabit hızda kötüleşiyor, doğru “aman ne rahatladık” dediğinizi duyar gibiyim. Fakat bilgiye erişimin artması artık her yerde olan biten her şeyden haberdar olmayı sağladığı için, dünyayı olduğundan kötü, bizi olmamız gerekenden umutsuz hale getiriyor olabilir. Her an elimizin altında olan bilginin ne kadar doğru olduğu da başka bir konu elbette…

Para uğruna yapılan ahlaksızlık hangi noktada doğal geliyor?

Eden Collinsworth kitabında “hala nelerin kabul edilebilir olduğunu” sorguluyor ve sınırların hangi noktada çizildiğini anlamaya çalışıyor. Başlıktaki konuların dışına da çıkan yazar, çeşitli meslek ve geçmişlere sahip kişileri kitabına konuk ediyor, para uğruna ahlaksızlığın mübah olup olmadığını, özgür iradenin yokluğunda ahlak kavramını tartışıyor. Testosteronun ahlakın dostu mu yoksa düşmanı mı olduğu ve toplumun geneli tarafından ahlaksız olarak nitelendirilenlerin daha çok eğlenip eğlenmedikleri de sorular arasında. Yanıtları öğrenmek için kitabı okumanız gerekecek…

İlginizi çekebilir: Seks bağımlılığı aslında çok fazla seksle değil ahlaki ve sosyal değerlerle ilgili

Kaynaklar:

The Self Improvement Blog

Goodreads

Genç Bir İşadamına (Emre Yılmaz, İlkkaynak Yay. 5. baskı, 1996)

Şule Kulein
Lisede “yapabildiği için” sayısal bölümü seçti ve Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’ne girdi. Üniversitede katıldığı Mühendislik Kulübü’nün dergisi StepS’e aşık olduğunda, içine ... Devam